RAMAZAN: Duâ Tadında Yaşamak
Hilal her zamankinden daha fasih konuşur. Tüm gözler üzerinde kenetlenince bir başka parlaklık kuşanır. Kıta kıta, ülke ülke tüm müslümanlar hilale bakar vakti ayarlarlar. Ramazan hilali gösterir, hilal ramazanı över. İkisi de hak edilmiş övgülerle zamanı gündeme dönüştürürler.
Zaman rakamların elinden kurtulur ve hilalin şavkından akar güne, geceye.
Günü akşama bağlarken sofra sofra iftar açar yeryüzüne. Sanki nimet sergisi. Nimetin emeğe değip bereketle sofraya konması. Nimet ve insan karşı karşıya, göz göze birbirini seyre dalışı. Bütün duyguların en yüksek kavrama seviyesinden nimeti idrak etme, yoksulu anlama dersi…
Oruç anahtarıdır bütün kapıların. Sığlaşmış; tekdüze seyre dalmış, farkına varmadan zamanı tüketen, mekanı işgal eden bütün azaların arınma sürecidir Ramazan. Ruhla bedenin kucaklaşmak için on bir aylık bekleyişi, Ramazan sonunda gerçekleşir. Canan’a hazır hale gelince ruh ve ona tabi olunca beden, hilal yükselir yeniden,Vaktin bayram olduğunu söyler.
Hilal bizim bekçimizdir. Hilal bizim bayrağımızdır. Müslüman milletin gök sayfasındaki canlı armasıdır. Sürekli bir anlatım vazifesiyle o, misyonunu bir an ihmal etmez.
Hilal sanki ilk halidir hem müminin, hem ümmetin. Sonra azar azar, temkinli ve ölçülü bir yürüyüş başlar. İnanarak, çalışarak, şükrederek, memnun ve vakur bir yürüyüş. Acele etmeden çabuk, telaşa kapılmadan heyecanla; sağlam bir yürüyüş. Yol zirveye; dolunay olmaya. Tamlığın,olgunluğun sonu yok; dolunay yürüyüşte görünen zirve, seyirde sadece bir merhale.
Gökte hilal, yerde ırmak. Durursa ikisi de kokar. Biri insanın içini, diğeri ruhunu yıkayıp arındırır. Akış, insanı sarsar, durmaya karşı tüm cephelerden savaş açar.
Durmak paslanmaktır. Durmak ödevden kaçmaktır. Zamanı ve tüm nimetleri israf etmektir durmak. Onbir ay tek düze rutin gidişi yolculuğa çıkarma işi oruca ait. Yıkanan bedeni ve ruhu aydınlatma işi hilale ait. Bütün halleriyle ay merhale merhaledir; okunmak, anlaşılmak ister. Bayrağı gökte olan, direğe ve rüzgara minnet duymayan bir başka millet var mı?
Başınız öne eğilmesin, gökte hilal var!
Haksız, adaletsiz bir hayatınız olmasın. Elinizde apaçık bir kitap var. O kitap ki, canda saklı pusuladır. Ona sahipseniz, başınızı kaldırıp hilale doya doya bakabilirsiniz. Biz ona baktıkça, o da bize bakacaktır. Birbirimizi murakabe edeceğiz. Birbirinin velisi olma şevk ve bilincini tadacağız ve sürekliliğe dönüştürme çabası içinde olacağız. Arada bir simsiyah bir gece gelir. Ay yok! Yıldızlar görünmüyor. Bu pusulasız kalma, yolların çıkmazı gösterme anıdır. Anlaşılsın ve bilinsin diye, mahrumiyetle eğitimi verilmektedir.
Ramazan bir iklimin adıdır. Müslüman ikliminin. Oruç kişinin kazancı. Ahiret yurdunda aynı lezzeti tadacakların, arz üzerinde hemhal olmaları kadar doğal ne olabilir? Oruçlu bir sükunet provasında, dalar tefekkürün dile gelmez, aklı şaşkına çeviren marifet figürlerine.
Kıtalar arası koordinatlar azaların disiplini ile sağlanır. Selam gelir, selam gider ve bir karar anı gibi gecelerden bir gece…
Gözetler, denetler ve unutmaz. Rakamların aciz kaldığı, rahmet pencerelerinin ardına kadar açıldığı Kadir gecesi… İftar, sahur, imsak gün içinde yeni anlam durakları. Çetin geçen imtihanların ödülü elbette büyük olur. Hele o ödülü veren Rahman ve Rahim olursa…
Gün çıplak, gün yakıcı, su aziz ve insan idrakinde kazancın. Kazanç ki, mahrumiyetle kendini okunmaya açan…
Günün elinden telaş alınır. Sükunet, sabır, ikram, paylaşım gök genişliğince açılır. Duygular ve kelam çarşıya düşer, sokak aralarında muhabbet olur taşınır evden eve. Beyaz örtülü kadınlar, dillerinde Kelamullah basamak basamak çıkar, cüz cüz hayata merhamet taşırlar.
Ramazan; dua tadında yaşamak.
Ramazan, on bir ay’ın öğretmeni
Hilal Ramazan’ın ve onu başına tac edenlerin sembolü.
AHMET MERCAN
-------------------------------------------------------------------------
Ramazan, tövbe ve Allah'a dönüş ayıdır
ŞABAN AYI VE BERAT GECESİ
TEVBE, İBADET VE DUA BAHARI
Şaban Ayının Amelleri
Ramazan ve değişen insanlar
Bin aydan hayırlı “Kadir Gecesi”
Oruç Ve Günahtan Sakınmak
