• Nombre de visites :
  • 2997
  • 24/10/2007
  • Date :

GENÇLİK VE TAVSİYELER

genç

 İnsanda muhtelif cazibe ve meyiller mevcuttur. Allah’ı Teala, bu cazibe, meyil ve tabii içgüdüleri, yüce maksat ve hedefler için insanın vücuduna emanet olarak yerleştirmiştir. Gerçi kendi hayat merhalesinin bu döneminde, yemek, istirahat ve cinsi içgüdülere ilaveten akli enerjiyle de mücehhez edilmiştir. Onun taakkul ve tefekkür görüşü bu dönemde, faaliyete hazırlanma bakımından kendi kemaline ulaşır. 

  Genç, zihin ve hatırasında oluşan, tüm meyil ve isteklerine hemen cevap vermemelidir. Bilakis, işlerde yeterli tefekkür ve düşünceden, her türlü araştırmadan sonra akıllıca karar vermelidir. Zira, insanın nefsi devamlı olarak, bir taraftan hayırlı ve akli işlere davet etme konumunda ve diğer taraftan da kötü ve şehvetli işleri vesvese etme konumundadır.  Bu dahili savaş ve mücadele sahnesinde, ancak akli yönü gözeten kimse zafere ulaşır. Kur’an-ı Kerim"de işler hakkında düşünmek ve olaylarda taakkul etmeye dair bir çok tekitlerde bulunmuştur. 

  Bu dönemde cinsi meyillerin buruz etmesiyle genç, daha çok şeytanî vesveselerin hücumuna maruz kalır. Mükellef olması bu nedenledir; onun için gencin bu dönemde temiz kalmasının değeri çoktur. Hadislerde yer aldığına göre; Allah kaçınan gençle iftihar eder ve meleklere şöyle buyurur: “Kuluma bakınız ki; şehvetini benim için terk etti’’. 

  Genç bu dönemde, çeşitli problem ve hadiselerle karşı karşıya kalacaktır ve şahsiyetinin verimli olabilmesi için bir çok ilah imtihanlara maruz kalacaktır. Onun, yaşam muhitinde rüşt ve saadeti yada düşüş ve bedbahtlığı için bir çok zemineler oluşacaktır.

  O, kirli, ipe sapa gelmez ve sapık kimselerle karşılaşacaktır. Günlük muaşeretlerinde(ilişkilerinde) ahlakî iffet ve şer-i desturları(emirleri) gözetmeyen genç kız ve erkeklerle karşılaşabilir, bu nedenle gencin sapmasını( yoldan çıkmasını) sağlayacak ortamı  hazırlayabilir. . .

Genç bu dönemde tamamen uyanık olmalıdır. Ruhsal sağlık ve temizliğinin değerini bilmelidir. Kötü işlere bulaştırmamalıdır kendini; belki kaçınmalıdır. Bazen bir bakış, onun için, büyük bir hatanın başlangıcı olabilir. Kirli bakıştan kaçınma o kadar önemlidir ki; bakışını kontrol etmeyen kimsenin, cinsi içgüdülerini bastırmaya muvaffak olamayacağını kesinlikle söyleyebiliriz.

  Genç kız, bu dönemde tamamen uyanık olmalı, ruhunun iffet, temizlik ve sağlığının kıymetini bilmelidir. Kendini kirletmemeli, ipe sapa gelmez, heves düşkünü gençleri kirli bakışlarına ortam hazırlamamalıdır. Bilakis kaçınmalıdır.

Genç kız, kız olduğu müddetçe kendine yakışır bir şekilde davranmalıdır. Evde (namahrem bulunan) ve toplumda sade görünüşlü, makyajsız ve ziynetsiz bulunmalıdır. Şu anda sizin tahsil ve çalışma döneminizdir. Büyüdüğünüz ve aile düzeni kurduğunuz zaman, aile yaşamının gereğine uygun olarak, kendinize çeki düzen vererek, evde bir kadın gibi yaşayınız.

  Bunun üzerine binaen, istek ve nefsanî arzuların, kontrol edilmesinde temel ve uygulamalı ilk adım çapkınlık ve ipe sapa gelmez bakışların gözetilmesidir. Kur’an-ı kerim, erkekleri kadınlara bakmaktan men ettiği gibi, kadınları da erkeklere bakmaktan men ediyor ve açıkça uyarıyor:

“ Ey Muhammed! Mümin erkeklere söyle: gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, mahrem yerlerini korusunlar- mümin kadınlara da söyle: gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, iffetlerini korusunlar’’. 

  Bakış, gerçekten, fikrin akıbetlere ve ona bağlı hatıralara meşguliyetin bir başlangıcıdır. Zira, bakıştan sonra heyecan verici sahneler zihinde baki kalır. İnsanın irade ve hislerini tasallut altına alır ve insan şehvetine tabi olur.

Genç karşı cinse bakmamaya özen göstermelidir. Ve eğer ansızın bakarsa hiç değilse seyretmemelidir. Bilakis gözlerini hemen bir başka yöne doğrultmalıdır. Ve ikinci bir bakıştan cidden kaçınmalıdır. Genci nefsanî bakışlara tahrik edecek, onun namahremlerle karşılaşmasına sebep olacak program ve misafirliklerden men edilmesi gerekir. Zira uzun ve devamlı bakışların eseri, cadde ve sokaklardaki ani ve geçici bakışların eserinden kat-kat fazladır. Zira bu karşılaşmalar, onun ruhsal bozukluğuna ve sapıklığına ortam hazırlamaktadır. 

  Peygamber efendimiz buyuruyorlar ki;

“Namahreme bakmak, şeytan tarafından atılan zehirli bir ok gibidir. Bu bakışı terk eden kimseye, Allah öyle bir iman verir ki tadını kalbinde hisseder’’.

 Ve yine İmam Sadık (a.s) buyuruyorlar:

“ Çapkınlıktan kaçının ki o, şehvet tohumunu kalbe eker ve sahibini fitne ve fesada düşürür’’.

  Cinsi meyli tahrik etmede çok etkili rol oynayan etkenlerden biride hayal ve düşünce gücüdür. Düşüncenin ilerlemesi ve yaratıcılık hüneri için, insan vücudunda emanet olarak yerleştirilen hayal gücü, gençlik döneminde su istifadeye maruz kalıp, cinsi içgüdü ve şeytanî vesveselerin tesiri altında ders ve tahsilini bırakıp, sağlıksız ilişkiler icat etme ve arzularını doyurma peşinde olabilir. Bazı vakitlerde, kirli bir heves ve fikrin nüfusu o kadardır ki fikrin onunla bir anlık meşguliyeti, insanı tabii haletinden dışarı çıkarıp onun cinsi meylini tahrik edebilir. Bunun üzerine binaen, gözlerimizi nasıl haram ve yersiz bakışlardan sakındırıyorsak, hayal ve düşüncemizi de her türlü yersiz ve haram tasavvurlardan sakındırmalıyız. Böyle bir fikir zihne gelir gelmez kendimizi başka bir düşünceye meşgul edelim ve önceki fikri tamamen unutmaya gayret gösterelim.

Ya Zehra sitesinden alıntıdır


Gençlik nedir? Biz ne kadar genciz? 3

Gençliği Bekleyen Tuzaklar 2

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)