Faizsiz Banka
Faizsiz Banka tezini genel çizgileriyle ortaya koymaya çalışırken, esaslı bir noktaya değinmek istiyorum. Söz konusu nokta şudur: Aşağıdaki iki hususu, bu problem karşısındaki iki tavrı birbirinden ayırmak zorundayız.
1-Faizsiz banka problemlini toplamsal yapının tümü içerisinde ele almak isteyen kişinin tavrı (bu şekilde ele almak istemeyeninkinden) ayrı olacaktır. Yani bütün toplumsal alanlara hakim olan, onların dizginlerini elinde elinde tutan bir kimse, toplumun tümünün modelini ortaya koyduğu gibi, faizsiz bankanın da; —ondan bir parça olarak— İslâmî modelini ortaya koyacaktır.
2- Diğer toplumsal alanları hesaba katmaksızın faizsiz banka için bağımsız bir model ortaya koyanın tavrı da bir öncekinden ayrı olacaktır. Yani böyle, bir kimse bozuk düzenin devamına, toplumun İslâmî olmayan yapısına, banka ve diğer faiz kurumlarının devamına insanların fikren, ahlaken ve iktisadî hayatlarında kapitalizmin özüyle ve yapısıyla hâkimiyetini sürdürmesine rağmen, faizsiz banka modelini ortaya koymaya çalışacaktır.
Birbirinden ayrı olan bu iki tavır arasında kesin farklılıklar bulunmaktadır. Birinci durumda İslâm düzeninin tümüyle uygulanması sonucunda islâmın faizi haram kılması hükmü — haliyle-bankalara da uygulanmaktadır.
Bunun sonucunda faiz yasağından beklenen olumlu tüm sonuçlarda elde edilmiş olacaktır. Zayıf bir takım yanları ortaya çıkmayacaktır. Aynı zamanda faiz yasağı, İslamın toplum düzeninde gerçekleştirmeyi arzuladığı ana hedeflere varılmasında kendine ait olan katkıyı
da yapacaktır.
«İktisadımız»[1] adlı eserimizde şunları söylemiştik: İslâm, parçaları arasında kopmaz bağlar bulunan eksiksiz bir nizamdır. Bu nizamın uygulamaya konan her bir parçası, diğerinin başarı imkânını hazırlar, belirli İslâmî hedefini gerçekleştirmekte ona yardımcı olur.
Sözkonusu tavırların ikincisinin ele alınması halinde ise; faizin haram kılınma esası, belirli bir bankaya uygulanacaktır. Öbür taraftan ise, diğer malî ve iktisadî kurumlar: için bu yasak, hiçbir şekilde söz konusu olamayacaktır. Ayni zamanda
ise İslam nizamının diğer yönleri âtıl kalacak, uygulamaya konulamayacaktır.
Uygulama alanındaki bu parçalanma, bu ayrılık, faiz yasağından beklenen bütün yararları hiçbir zaman sağlayamayacak, her şeyi ile İslâmî ölçülere göre kurulmuş olan bir toplum yapısında gerçekleştirilmesi kolaylıkla mümkün olan hedeflere varamayacak, olumlu sonuçların elde edilmesinde yardımcı olamayacaktır.
Bununla birlikte bu, mümkün olan yerde Seri hükümleri uygulamamak için bir özür olamaz, hiçbir zaman. Çünkü İslâmın her bir hükmü —durum ne olursa olsun— uygulanma imkânı bulundukça uygulanmalıdır; bu vaciptir.
İslâmın diğer hükümlerinin uygulanıp uygulanmaması bu hükmü değiştirmez. Diğer taraftan İslâmın uygulamaya konabilen her hükmü, Mukaddes Şeriatın tüm hükümlerinin uygulamaya konma hedefine bizleri bir adım, daha yaklaştıracaktır.
Birinci durumda faizsiz banka tezi İslâm şeriatının hükümlerine, lafzıyla da ruhuyla da uygun düşecek. İslâm iktisadının gözettiği sosyal denge, âdil dağıtım ve benzeri hedeflerde yapması gereken katkıda bulunmuş olacaktır. Diğer taraftan faizsiz banka teziyle, diğer toplumsal alanlar arasında esaslı bir çelişkiyle karşılaşılmayacaktır.
Çünkü bu durumda toplumsal bütan alanların İslâm esaslarına göre düzenlenmesi sözkonusudur. Her alandaki sosyal düzenlemenin esası bir olunca, çelişkinin doğması veya bir takım zayıflıkların belirmesi Söz konusu olamayacaktır; Olsa olsa İslâmî düzenin uygulandığı topluma çağdaş olan faizci diğer toplumların neden olduğu bir takım zayıflıklar söz konusu olabilecektir, o kadar.
Bunun aksine ikinci durumun söz konusu olması halinde; böyle bir durum tabiatı gereği çok dar bir alan içerisinde tavır almayı gerektirir. Çünkü o yer ve zaman, bir takım şartları ortaya koymuştur.
Bu ise faizsiz banka tezinin İslâmî açıdan belirlenmiş olan en erdemli şeklini alabilme imkânını ortadan kaldırır, esnekliğini giderir bağımsızlığım sınırlar. Hatta varlığını sürdürmeye elverişli gelecek, yer ve zamana uygun bir şekil almak ve ona göre hareket etmek zorunda bile kalınacaktır, faizli ilişkileri bulunan diğer bankalarla boy ölçüşemeyecektir.
[1] «İslâm Ekonomi Doktrini» adıyla Türkçeye çevrilmiştir.
İslamın Ekonomik Düzeni-10
Banka Muameleleri
FAİZ HÜKÜMLERİ