• Nombre de visites :
  • 2790
  • 18/8/2010
  • Date :

Masumların Ramazanı  6

ramazan

Allame Tabatabi de Ramazan ayında geceleri sabaha kadar uyanık duruyordu. Bir miktar ilmi araştırmalarda bulunuyor, geriye kalan vaktinde ise dua ediyor, Kur’an okuyor, namaz kılıyor ve zikirle uğraşıyordu. [1]

“Gönül, yan, yakıl, senin yanıp yakılma ne işler eder.

Gece yarısındaki bir niyaz, yüzlerce belâyı defeder.

Peri çehreli sevgilinin azarını açıkçasına çek.

Çünkü kaşla, gözle bir işaret, yüzlerce cefaya değer.

Cihanı gösteren kadehe hizmet eden kişiye

Mülk âleminden melekût âlemine kadar bütün hicapları kaldırırlar.”[2]

Merhum Şeyh Abbas-ı Kummi, Seyyid Sadruddin Amili İsfahani’nin biyografisinde şöyle yazmaktadır: “Nakledildiği üzere Ramazan ayının gecelerinden bir gece Seyyid Sadruddin, Hz. Ali’nin (a.s) haremine gitti, ziyaretten sonra mukaddes başının arkasında bir yere oturarak Ebu Hamza duasını okumaya başladı: “Allah’ım! Beni cezanla edep etme” cümlesine geldiği zaman ağlayarak sürekli bu cümleyi tekrar edip durdu. Bayılıncaya kadar ağladı, sonra onu baygın bir halde türbeden dışarı çıkardılar.”[3]

Kadir Gecesini İhya Etmek

Kadir gecesi, İmam Sadık’ın (a.s) ifadesiyle Ramazan ayının kalbidir. [4] Bu ay, yıl boyunca çok özel bir konuma sahiptir. Öyle ki Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

“Şüphesiz Allah, günlerden Cuma’yı, aylardan Ramazan’ı ve gecelerden de Kadir gecesini seçmiştir.”[5]

Peygamber-i Ekrem (s.a.a) Ramazan ayının son on gününde itikafa giriyor ve bunu, kadir gecesini derk etmenin ön hazırlığı olarak değerlendiriyordu. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Allah Resulü (s.a.a) ilk önce, ramazan ayının ilk on gününde, daha sonra ikinci yılda, sonraki on günde ve üçüncü yılda ise, mübarek Ramazan ayının son on gününde, itikafa giriyordu. Bu sünneti, sonuna kadar devam ettirdi.”[6]

Masumların sireti de kadir gecesini ihya etmenin önemine vurgu yapmakta, duaya, yalvarıp yakarmaya teşvik etmekte ve kadir gecesinden istifade etmemeyi şiddetle kınamaktadır. Ayşe şöyle diyor: “Allah Resulü’nün (s.a.a) ramazan ayının son on günündeki çaba ve gayreti, diğer hiçbir zaman ile kıyaslanmayacak derecedeydi.”[7]

İmam Ali (a.s) ise şöyle buyurmuştur: “Allah Resulü (s.a.a) Ramazan ayının 23. Gecesi, etrafındakilerin yüzüne uyumasınlar diye su serpiyordu. Hz. Fatıma da gündüz yatmalarını, gece az bir yemek yiyerek Ramazan ayının 23. Gecesini ihya etmelerini sağlıyor ve şöyle buyuruyordu: “Mahrum olan kimse, bu gecenin fazilet ve hayrından mahrum olan kimsedir.”[8]

Hz. Fatıma (a.s) başka bir rivayette şöyle buyurmuştur: “Ramazan ayının 23. Gecesi, şiddetli bir yağmur yağmış ve Medine mescidi, çamur içinde kalmış olduğu halde, Allah Resulü (s.a.a) bizleri namaza teşvik ediyordu. Yüzü ve burnu çamur içinde kaldığı halde, ibadetten ve geceyi ihya etmekten el çekmiyordu.”[9]

İmam Sadık (a.s) ise, şiddetli bir hastalığa yakalanmıştı. Ama Ramazan ayının 23. Gecesi kölesine bu haliyle kendisini namaz kılmak için mescide götürmesini emretti. [10]


[1] Bihar’ul Envar, c. 93, s. 163

[2] Hafız

[3] Sima-ı Ferzanegan, s. 170

[4] Bihar’ul Envar, c. 94, s. 11

[5] A. g. e. s. 7

[6] Bihar’ul Envar, c. 95, s. 4

[7] Durr’ul Mensur, c. 6, s. 376

[8] Bihar’ul Envar, c. 94, s. 10

[9] Bihar’ul Envar, c. 94, s. 10

[10] A. g. e. c. 95, s. 169

Masumların Ramazanı 5

Masumların Ramazanı 4

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)