Masumların Ramazanı 2
Masum İmamlar (a.s) mübarek Ramazan ayını en iyi fırsat olarak sayıyor ve bu aydan mümkün olduğu kadar istifade etmeye çalışıyordu. İmam Seccad (a.s) bir duasında şöyle buyurmuştur: “Bu ayda elde ettiğimiz faydalar, bütün insanların faydalarından daha üstündür.”[1]
Bu esas üzere Masum İmamlar (a.s) Ramazan ayı gelmeden önce insanlara ruhsal ve bedensel açıdan hazırlıklı olmalarını önemle vurguluyordu. Örneğin İmam Rıza (a.s) Şaban ayının son cumasında Eba Selt’e hitaben şöyle buyurmuştur: “Ey Eba Selt! Şaban ayının çoğu gitti, bu son cumadır. Geçmişteki kusurlarını telafi et ve sana fayda verecek olan şeye yönel! Dua, mağfiret dileme ve Kur’an okumayı çoğalt ve Allah nezdindeki günahlarından tövbe et ki, Allah’ın hayrı sana yönelmiştir. O halde sen de aziz ve celil olan Allah için, ihlas sahibi ol boynundaki bütün emanetleri eda et ve kalbinde mümin birine karşı kin olmasın. Kalbinde hiçbir günah yer etmesin! Kalbindeki bütün günahları temizleyip dışarı at ve Allah’tan kork… Bu ayın geri kalan günlerinde şöyle de: “Ey Allah’ım! Eğer Şaban ayının geçen günlerinde beni bağışlamadıysan, o halde geri kalan günlerinde bağışla.”[2]
Allah’a doğru seyr-u süluk eden kimseler, mübarek Ramazan ayını istisnai bir fırsat olarak değerlendirmektedirler. Ramazan ayı, onlar için bir başlangıçtır. İbn-ı Tavus’un şöyle dediği nakledilmiştir: “Kimine göre yılın başlangıcı, Ferverdin ayının ilk günüdür, bir genç işte bu Ferverdin ayının ilk gününde yeni bir elbise giymek ister, ağaçların da yıllarının ilk günü Ferverdin’in ilk günüdür. Onlar da yeni ve taptaze elbiselerini giyinirler (yeşerip dal budak salarlar). Bir çiftçinin yılının ilk günü tarlasının gelirini hesapladığı son baharın ilk günüdür. Üretim fabrikası olan bir tacir de kendisi için yıl olarak bir başlangıç günü tayin eder. Ama seyr-u süluk eden kimseler için yılın ilk günü mübarek Ramazan ayıdır. Kendi hesaplarını Ramazan ayından Ramazan ayına görürler.”[3]
Hazırlık İçinde Olmak
Her ziyafete ve misafirliğe giriş için bir takım hazırlıklar görmek gerekir. Örneğin beden temizlenir ve zahir süslenir. Oruç tutan kimse de mübarek Ramazan ayında manevi bir ziyafete davet edilmiştir. Tabiatıyla o ziyafetle uyumlu olarak bir takım hazırlıklar görmek gerekir. Bu açıdan Peygamber’in (s.a.a) ve din önderlerinin siyretinde Ramazan ayının hilali görüldüğü esnada bir takım dualar ettikleri nakledilmiştir. İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmaktadır: “Resulullah (s.a.a) Ramazan ayının hilalini gördüğü zaman kıbleye dönüyor ve şöyle buyuruyordu:
“Allah’ım! Bu ayı bizlere emniyet, esenlik, teslimiyet, afiyet, geniş rızık, hastalıkların ortadan kalkışı, Kur’an okuma, namaz ve oruçta başarı ile birlikte getir! Bizi Ramazan ayı için ve bu ayı da bizim için esenlik kıl ki Ramazan ayı bittiğinde bizi bağışlamış olasın.”[4]
Bu ameli küçük ve değersiz saymamak gerekir. Kolayca görmezlikten gelmek, doğru değildir. Çünkü hilal ayını görmek ve bu şekilde dua etmek, âlemlerin yaratıcısıyla irtibatta itikadi etkilerinin olmasının yanı sıra telkin, ruh haletini koruma ve motive icat etme hususunda da esaslı bir role sahiptir.
[1]- Sahife-i Seccadiye, 45. dua
[2]- Vesail’uş- Şia, c. 7, s. 218
[3]- Esrar-ı İbadet, Cevadi Amuli, s. 306
[4]- Bihar’ul Envar, c. 93, s. 378
Masumların Ramazanı 1
Bu Ayda Bağışlar Allah Günahı