İmam Rıza’ya (a.s) Göre Gençlerin Yetiştirilmesi 3
Çocukların vücudunda bulunan, ahlaksal özelliklerin eğitim yollarından biri, eksiksiz belirgin örnekleri göstermektir. Şimdi, olgu başlığı ile İmam Rıza’nın (a.s) yaşamından, gençlerin ahlaksal özelliklerinin güçlenmesi için birkaç örnek okuyacağız:
A) Başkalarına Yardım
Bir gün İmam Ali Rıza (a.s), hamama gitmişti. İmam’ı tanımayan bir kişi, ondan vücudunu keselemesini istedi. İmam kabul ederek keselemeye başladı. Hamamda bulunanlar, İmam’ı o kişiye tanıtınca, son derece utandı. İmam’dan özür dileyerek, keselemeyi bırakmasını istedi. Ancak İmam Rıza (a.s) bu öneriyi kabul etmedi. Onu sakinleştirdikten sonra keselemeye devam etti.”[1]
B) İyiliği Emretmek ve Kötülükten Sakındırmak
Bir gün, İmam’ın hizmetçileri, yarısı yenmiş bir meyveyi dışarı atmış idiler. İmam Rıza (a.s) bu durumdan çok rahatsız oldu ve onlara şöyle buyurdu:
“Karnınız doydu ve ihtiyacınız yoksa, (biliniz ki) insanların bir grubu ona muhtaçtır. Onu, ona muhtaç olanlara vermelisiniz.”[2]
C) Alçak Gönüllülük Müslüman bir genç, güncel karşılaştığı problemler karşısında, alçak gönüllü olmaya dikkat eder. O, hiçbir zaman, kendisini başkalarından üstün görmez. Böbürlenmekten ve kibirlenmekten kaçınır. Hiçbir zaman maddi değerleri örneğin; ailesinin makam ve mevkisini, zenginliğini, başkanlığını, çokluğunu veya azlığını, başkalarına üstünlük nedeni olarak değerlendirmez. İmam Rıza (a.s) kendi eğitim yönteminde bu konuyu her zaman göz önünde bulundurmuştur. Belh halkından bir adam şöyle diyor:
İmam Ali Rıza’nın (a.s) Horasan’a yaptığı yolculukta, ben de bulunmakta idim. Bir gün İmam, siyah ve beyaz tenli bütün hizmetçilerini, kendi sofrasının etrafında birlikte yemek için toplamış idi. İmam’a hizmetçiler için ayrı bir sofranın serilmesinin daha güzel olacağını söyledim. İmam Ali Rıza (a.s) şöyle buyurdu:
“Sakin ol! Hepimizin Allah’ı birdir. Hepimizin anne ve babası birdir. Hepimizin alacağı, karşılığında yapacağımız davranışlara bağlıdır.”[3]
D) Faydasız Üstünlüklere Karşı Mücadele Bazı gençler, makam ve mevki sahibi birilerinin çocuğu oldukları için, başkalarına üstünlük satmaları gerektiğine inanıyorlar. Başkalarının hakkını, hukukunu çiğniyorlar. Öbür gençleri küçümseyerek, ailelerinin özel makam ve mevkilerden dolayı, toplumda özel bir yerde bulunmaları gerektiğini düşünüyorlar.
Bu konu, İmam Rıza’ya (a.s) göre, kesinlikle ret edilmiştir. İmam’ın düşüncesine göre, zengin çocuğu olmanın, fakir çocuğu olmaya karşı, hiçbir üstünlüğü yoktur. İmamın evladı olan kişi de, aynı şekilde diğer ailelerin çocukları gibi hesaba çekilecektir. Şimdi bu konudaki tarihsel bir olaya ilginizi çekmek istiyoruz:
Bir gün İmam Rıza (a.s), Abbasi halifesi Memun’un toplantısında, orada bulunanlar ile sohbet ediyordu. İmam Rıza (a.s)’ın kardeşi Zeyd b. Musa da toplantı salonunun bir köşesinde etrafında bir grubu toplayarak onlara Peygamber’in (s.a.a) evlatlarının üstünlükleri hakkında sohbet ediyordu. Peygamber evladı olmakla iftihar ederek şöyle diyordu: “Biz şöyle bir aileyiz. Biz böyle bir aileyiz.”
[1] Menakıb, c. 4, s. 361; Bihar’ul-Envar, c. 49, s. 99
[2] Kafi, c. 6, s. 290
[3] Sefinet’ül-Bihar, Madde-i vaz’
İmam Rıza’ya (a.s) Göre Gençlerin Yetiştirilmesi 2
İmam Rıza’ya (a.s) Göre Gençlerin Yetiştirilmesi 1