Düşmanı Tanıma Yöntemi   4

  İmamın bu sözleri, Talha ile Zübeyir’i izlemekten takip etmekten vazgeçirmeye kalkanlara verdiği cevaptır. Gerçekten de bu öneri aptalca bir öneriydi. Onların hedefi şu şekildeydi; ilk önce Basra’yı peşinden Küfe’yi ele geçirecekler ve daha sonra da Muaviye onlara biat edecekti ve arkasından da Şam halkından bu ikisine biat önerisinde bulunacaklardı. Bu şekilde İslam âleminin birçok bölümü makam düşkünleri ve biatlerini bozanların elinde olacak ve sadece Medine Hz. Âli’nin elinde kalacaktı.

  İmam(a.s) bu hile ve desiseye karşı ferasetle davranarak süratli bir şekilde kontrolü ele geçirmiş, başkalarına göre ayrıcalık isteyenlerin ilk fitneleri harekete geçmeden yok etmiştir. Böylece Basra, Küfe ve bütün Irak’ı bu fitneden kurtardı. İmam’ın(a.s) bu sözleri bütün İslam âlemindeki yöneticiler ve sorumluluk taşıyanlar için düşmanın tehlikeleri hakkında birçok temel ölçü ortaya koymuştur. Düşman bazen anlık, bazen saatlik, bazen de günlük olarak darbe vuracakları fırsatlara sahiptirler, bundan dolayı bu çeşit kader tayin edecek imkânlara sahip olmalarının fırsatını vermemek gerekiyor.

  İmam (a.s) bu kader tayin edici hassas anları elden kaçıranları “sırtlanlara” benzetmektedir. Bu benzetme kaç yönden dikkat edilmeye değer: “Sırtlan” düşmanın varlığını hisseder, ama onun mırıldanma ve uğultusuyla uykuya dalmakta ve bu uykuyla da düşmanına esir olmasına ve öldürülmesine sebep olmaktadır. Sırtlan kendi evinde ve yuvasında avlanmakta olup hatta hiçbir mukavemet ve direniş göstermeden düşmanın tuzağına düşmektedir. Birileri çabuk gelip geçen fırsatları safça ve kolay inanarak veya zaaf, tembellik, şüphe ve gevşeklikle elden kaçırıyorlarsa sırtlan uykuya dalmakta olup sırtlan gibi kendi evi ve yuvasında tuzağa düşmekte olup mukavemet göstermemekteler.

BÜLENT AYYILDIZ

Düşmanı Tanıma Yöntemi 3

Düşmanı Tanıma Yöntemi 2