Gasp; başkasına ait bir malı veya hakkı tecavüz yoluyla haksız yere zorla almak demektir. Gasp etmek, kıyamet günü insanın çetin azaba maruz kalmasına sebep olan büyük günahlardan birisidir. Resul-i Ekrem'den (s.a.a) şöyle rivayet edilmiştir: "Kim, başkasının arazisinden bir karış yer gasp ederse, kıyamet gününde o yeri yedi tabakasıyla birlikte halka gibi onun boynuna takarlar." İnsan, mescit, medrese, köprü ve umum için inşa edilen diğer yerlerden halkın istifade etmesini önlerse, onların hakkını gasp etmiş olur. Hatta camiye önce gelip, kendisi için bir yer ayıran kimsenin yerini bir başkası alır ve orada oturarak onun istifade etmesine engel olursa, ihtiyatla uyuşan ihtimal gereği bu da gasp sayılır. |
Borcun ödenmemesi hâlinde, alacağını tahsil edebilmesi için rehin olarak insanın alacaklıya verdiği mal, [hiçbir tasarruf edilmeksizin] onun yanında kalmalıdır. Dolayısıyla borçlu olan kimse, borcunu ödemeden önce ipotek edilen malı alacaklıdan geri alırsa, onun hakkını gasp etmiş olur. |
İpotek edilen mal, birileri tarafından gasp edilirse, hem mal sahibi, hem de alacaklı o malı gasp edenden tahsil edebilir. O mal, gasp edenden geri alındığında, tekrar rehin olarak alacaklının yanında kalır. Şayet o mal telef olur, ama bedeli alınırsa, ipotek olarak alacaklıya verilir. |
İnsan, gasp yoluyla aldığı malı sahibine geri vermeli, zâyi etmişse de bedelini ödemelidir. |
Gasp yoluyla alınan maldan bir menfaat elde edilir örneğin, gasp edilen koyun yavrularsa, o da mal sahibine aittir. Bunun gibi bir evi gasp eden kimse, onda oturmasa bile kirasını vermelidir. |
Çocuk veya deliden gasp edilen şey, onların velisine iade edilmeli, telef olmuşsa da bedeli verilmelidir. |
Bir şeyi iki kişi birlikte gasp etmiş olurlarsa, tek başına gasp edecek durumda olsalar bile, her biri ancak gasp ettiği ölçüde tazminat öder. |
Gasp edilen şeyi, örneğin buğdayı, arpa gibi başka bir şeyle karıştırırlarsa, onları ayırmak mümkün olduğu takdirde, zahmeti gerektirse de ayırmaları ve sahibine geri vermeleri gerekir. |
Altın ve gümüş bir kap veya bulundurulması caiz olan [ve altın ya da gümüşten yapılan] başka bir şey gasp yoluyla alınır ve daha sonra tahrip edilirse, gasp eden kimsenin tazminat yani o malın kendisini tamir parasıyla birlikte ödemesi gerekir. Hatta tamir için verilen ücret, tahrip sonucu o şeyin eksilen fiyatından az olursa, doğan bu fiyat farkı da sahibine verilmelidir. Tamir ücreti vermemek için onu önceki durumu gibi yapacağını söyleyen gâsıbın teklifini mal sahibi kabul etmek zorunda değildir. Bunun gibi mal sahibi de gasp eden kimseyi tahrip olan malı tamir etmeye zorlayamaz. |
Gasp ettiği şeyde bazı değişiklikler yaparak onu önceki hâ-linden daha iyi bir hâle getirir örneğin, gasp yoluyla aldığı bir altın parçasından küpe yaparsa, eğer mal sahibi malın bu şekilde iade edil-mesini isterse, o şekilde vermeli ve bu tadilat dolayısıyla da çektiği zahmetler için ücret talebinde bulunmamalıdır. Hatta mal sahibinin iz-ni olmaksızın onu eski hâline getirme hakkına sahip değildir. Eğer sa-hibinin izni olmadan onu eski hâline getirirse, tazminat ödemesi gere-kir. Yani hem malın kendisini, hem tamir ücretini ve hem de tamir için verilen bu ücretin onun yapılmışıyla yapılmamışı arasındaki farktan az olması hâlinde fiyat farkını mal sahibine vermelidir. |