• Nombre de visites :
  • 3044
  • 30/3/2009
  • Date :

Mevlana ve İnsan 3

mevlana

d)Allah’a Yönelmek

  Her an, her durumda Allah’a yönelmeye mecburuz. Kamil insan olabilmek, daha doğrusu insan olabilmek için en başta Allah’a yönelmek gerekir. Allah’a yönelmeyene insan demek boşunadır. Zira Allah her yerde kendini belli etmede ve her durumda bize kendini tanıtmadadır. Buna karşılık bizim onu tanımamız, O’na yönelmemiz gerekmez mi?

  Allah’a yönelmek; öylesine ve laf olsun diye değildir. Çünkü Allah varlığını her yerde hissettirdiğine, zerreden kürreye kadar hep onun varlığını ve birliğini hissettiğimize göre, akıl sahibi bir insanın Allahsız olması, Allah’ı bilmemesi mümkün değildir.

  Burada Allah’ın varlığını ispat edecek değiliz. Meseleyi insan-ı kamil boyutunda ve Mevlana’nın bakış açısıyla ele alacağız. Bakınız Mevlana, Mesnevide nasıl bir  Allah’a yöneliş olmasını istiyor?

 “Her şeye çare bulan Allah’a sığınmaktan başka ne çare var?”[1]“Padişah, her yokuşta, her inişte doğan başlarından harmanlar yapar, tepeler yüceltir.”[2]“Dünyada kim, ustadan kaçarsa, devletten kaçar. Bunu böyle bil.”[3]“Yunus, balık karnında pişti. Bu beladan tespihle kurtuldu.”[4]“Benim hareketim, ancak O’nun rüzgarıyladır.

  Askerimin başbuğu, ancak tek Allah’ın aşkıdır.”[5]“Benim sakınmam da ancak Allah içindir, vermem de... tamamıyla Allah’a aidim, başkasına değil...”[6]“Küfürden ve onun dikenliğinden kurtuldun, artık Allah bahçesinde bir gül gibi açıl”[7]“Allah’ın nakışını, yine Allah eliyle kır. Sevgilinin camına, sevgilinin taşını at.”[8]“O’nun feyzine geç mazhar olduysan gam yeme. Bilirsin ki ihmal etmez, imhal eder.”[9]“Anayı, ananın memesini, sütünü yaratan, onu babayla çift eden O’dur. O’na serkeş olma.”[10]“Şaşılacak şey; bu renk, renksizlik âleminden zuhura geldiği halde, renksizlikle nasıl savaşa girişir?”[11]“Ziyaya tahammül edemeyen zavallı gözlerle, biçare gönüllerin güneşin nuruna ve güneşe takatleri yoktur.”[12]“Allah’ı inkar eden filozofun hikayesi........[13]“Her cüzünü doğrulara uyup doğrult. Ey doğru yola giden, o eşikten baş çekme.”[14]“Süleyman, Allah tecellisine uğrayınca, bütün kuşların dillerini öğrenmiş oldu. Tane arayana tane tuzaktır. Fakat Süleyman arayan, hem Süleyman’ı bulur, hem taneyi elde eder.”[15] 

e)Sabırlı Olmak

 

 Sabır; en önemli imtihan aracıdır. Hayatın tadı sabırla belli olur. Doğduğumuz andan, ölümümüze kadar hep sabırla pişmez miyiz? O bakımdan; “İnsan fırında pişmez, sabırla pişer” denir. Mevlana onun için; “Hamdım, piştim, yandım” dememiş mi?

   Bütün peygamberler hayatı boyunca sabırla bütün dünyaya örnek olmamış mı?

  Tasavvuf pirlerini sevdiren, Yunus’u yunus yapan, Hacı Bektaşi Veli’yi, Hacı Bayram-ı veliyi,  Ebu Eyyube’l Ensari’yi dünyanın gözdesi yapan, Mevlana’yı dünyada tanıtan en önemli güzellik sabırdır.  Öyle de peki yüce pir sabır konusunda neler diyor? Kamil bir insan olabilmek için sabrı nasıl ele alıyor?  İşte onun dedikleri;

  “Maksada sabırla erişilir. Sabret, doğrusunu Allah daha iyi bilir.”[16]“Sabır, kurtuluşun anahtarıdır.”“Sabır ilacı, gözlerin perdesini yakar, göğüsleri, gönülleri yarıp açar.”[17]“Sabır; güzel hayallerle tatlılaşır. Çünkü her şeyden evvel, içinde bulunduğun sıkıntıdan kurtulma hayaline düşersin.”“Sabır; iman yönünden baş tacı olur. bundan dolayıdır ki, sabrı olmayanın imanı da yoktur.”“Peygamber: “Allah, gönlünde sabrı olmayana, iman da vermemiştir” dedi.”“Bir kişide iki iş de var. Gah balık oluyor, gah olta! Yarısı mümin, yarısı kafir. Yarısı hırs, yarısı sabır.”[18]“İster yüz yıl olsun, ister otuz yıl. Mutlaka sabır ve şükür yükünü yüklemeli.”[19]“Ağrı, sızı ve hastalık hazinedir. Rahmetler ondadır. Deri yırtıldı mı, iç tazelenir. Kardeş, karanlık yere, soğuğa, gama, kırıklığa ve hastalığa sabretmek, Âb-ı hayat kaynağı ve sarhoşluk kadehidir. Çünkü yücelikler hep aşağılıktadır.”[20]“Sabretmek; canının tespihleridir. Sabret, asıl doğru tespih odur. O derecede hiçbir tespih yoktur. Sabret, “Sabır, sıkıntının, darlığın anahtarıdır.”“Sabır, sırat köprüsüne benzer, cennetse, öbür tarafta.

  Her güzelin bir çirkin lalası vardır.”“Laladan çekinirsen, vuslata imkan yok. Çünkü lala, gözlerden ayrılmaz.”“Ey azıcık bir şeyden kırılan sırça gönüllü, sen sabrın zevkini ne bilirsin? Hele o çikil güzeline ulaşmak için çekilen sabrın lezzetini!”[21]“Sabır, güç bir şey değildir. Sabret, sabır, güçlüklerin, sıkıntıların anahtarıdır.”“Bu pusudan sabır ve ihtiyat etmeksizin kimse kurtulmadı. Sabır da, ihtiyatın eli, ayağıdır.”[22]“Yoksulluğa sabret. Bu gamı, gussayı bırak. Çünkü ululuk sahibi Allah’ın yüceliği yoksulluktur.”[23] 


[1] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.242

[2] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.90

[3] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.187

[4] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.225

[5] MEVLANA, a.g.e. c.1, s.313

[6] MEVLANA, a.g.e. c.1, s.314

[7] MEVLANA, a.g.e. c.1, s.315

[8] MEVLANA, a.g.e. c.1, s.326

[9] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.183

[10] MEVLANA, a.g.e. c.3, s.45

[11] MEVLANA, a.g.e. c.1, s.219

[12] MEVLANA, a.g.e. c.1, s.303

[13] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.123

[14] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.20

[15] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.264

[16] MEVLANA, a.g.e., c.1, s.327

[17] MEVLANA, a.g.e, c.2, s.17

[18] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.53

[19] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.61

[20] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.165

[21] MEVLANA, a.g.e. c.2, s.226

[22] MEVLANA, a.g.e. c.3, s.37

[23] MEVLANA, a.g.e. c.1, s.212

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)