Sustum artık. Konuşsam kalbim çıkacak.
Ciğerim yanacak Afrika gibi.
Asya’nın çekik gözleri tutacak beni
Kan tutar gibi olacağım biliyorum
Ben coğrafyası mazlum bahtı karayım
Afrika’yım; gözleri karayım
Bağdat’ta kâfir kıranım
Kudüs’te Müslüman…
Sustum artık. Bana ne tabip lazım
Ne de kurşun döksünler bundan böyle
Zaten kurşun dökmüyorlar artık
Kurşunu çocukların göğsüne saplıyorlar
Yoksul Afganlıları vuruyorlar
Çeçen milletini imha ediyorlar
Sesim yok; kör olasın kör kurşun
Kör mü sağır mı dünya; bilemiyorum.
Sustum artık. Sustuğumu duysun dünya.
Ey yaralı yürekler başı belalı topraklar
Afrika’ya sunulan ölümün müsebbibi
Karasineklerin çağı, ucuz ölümlerin
Bahanesi zalimin, bahanesi altın mı?
Kara elmas mı, metan mı, petrol mü?
Peki, Irak bize ne kadar ırak kardeşim
Bir ahla vuralım mı alnından düşmanı?
Senin askerlerin kiralık katil
Senin ölümün kanser, hayatın cinayet
Bir taş ataydım da vuraydım alnından
Alnın ki zifiri karanlık,
Alnın ki cehennem kuyusu…
Biteydi bu keder, bu acı, bu soy kırım
Kudüs’ün açaydı çiçekleri ne olurdu
Filistin’in biteydi ağıtsız geceleri.
Sustum. Silahlar sussun diye sustum.
Bir taş gibi bağrıma bastığım öfkemle
Sustum ki karışayım artık dünyaya.
Düşmanım kurşun sıktıkça kalbime
Kalbimde güller açsın
Daha da çoğalsın umudum.
Umudum ki Müslüman
Umudum ki Allahuekber…
29 Şubat 2008, Cuma, 23: 10
Nurettin Durman