* Yaşlılık nedeniyle asla oruç tutamayan veya oruç tutması meşakkatli olan kimseye oruç farz değildir. Fakat ikinci durumda (meşakkatli durumda) her bir güne karşılık yaklaşık 750 gr. buğday, arpa veya benzeri gıda maddelerinden fakire vermesi gerekir.
* Yaşlılık nedeniyle oruç tutmayan kimse, ramazandan sonra oruç tutmaya güç kazanırsa, farz ihtiyat gereği tutmadığı oruçların kazasını yerine getirmelidir.
* Tahammül edilmeyecek derecede çok susama hastalığına yakalanan veya şiddetli susuzluktan dolayı büyük zorlukla (meşakketle) karşılaşan kimseye oruç farz değildir; ama ikinci durumda, böyle bir kimsenin her güne karşılık yaklaşık 750 gr. ağırlığında buğday, arpa veya benzerini fakire vermesi gerekir; farz ihtiyat gereği de zaruret miktarından fazla su içmemelidir. Böyle bir kimse, sonradan iyileşerek oruç tutmaya güç kazanırsa, farz ihtiyat gereği tutmadığı oruçları kaza etmelidir.
* Doğumu yaklaşmış hamile bir kadının oruç tutması, çocuğu-na zarar verecek olursa, oruçla mükellef olmaz. Ancak her güne karşılık fidye, yani yaklaşık 750 gr. buğday, arpa veya benzerlerini fakire vermesi gerekir. Yine kendisine zarar geleceğinden korkan hamile kadın da oruç tutmayabilir. Ancak farz ihtiyat gereği her güne karşılık fakire fidye vermelidir. Her iki durumda da tutmadığı oruçları sonradan kaza etmelidir.
* Bebek emziren kadının sütü az olduğunda, eğer oruç tutması emzirdiği bebeğe zarar verecek olursa, oruç tutmak ona farz değil; ister bu kadın bebeğin öz annesi olsun, isterse dadısı olsun veya ücretsiz süt versin, fark etmez. Ancak oruç tutmadığı her bir güne karşılık fakire fidye olarak buğday ve arpa gibi gıda maddelerinden vermelidir. Yine oruç kendisi için zararlı olursa, oruç tutması farz değilse de farz ihtiyat gereği her gün için bir müd (yaklaşık 750 gr.) yiyecek maddesi fakire vermelidir. Her iki durumda da tutmadığı oruçları daha sonra kaza etmelidir. Fakat ücretsiz olarak bebeğe süt veren veya verdiği süt karşılığı çocuğun babasından, annesinden veya başka birinden ücret alarak süt vermek isteyen bir kadın bulunursa, farz ihtiyat gereği bu kadın bebeği ona vererek orucunu tutmalıdır.