Mutteki müzakere koşullarını açıkladı

    03/03/2007 

    İslami İran Dışişleri Bakanı Menuçehr Mutteki Madrid'de İran nükleer meselesiyle ilgili müzakere koşullarını ve İran'ın kapsamlı çözüm bulunması için isteklerini açıladı.
    İspanya'da düzenlenen 1. Uluslararası Orta Düzeyde Gelir Sahibi Ülkeler Konferansına katılmak üzere Madrid'de bulunan Mutteki muhabirlere yaptığı açıklamasında, bütün tarafların İran nükleer meselesinin diplomatik yollardan çözümünü istediğini ve İran'ın da müzakerelerden yana olduğunu hatırlatarak, müzakere için öncelikle İran'ın müzakereci tarafların çoğaltılmasını istediğini, müzakerelerin daha ciddi ve yapıcı olması için uluslar arası muteber kurumlarla ülkelerin de müzakerelere katılması taraftarı olduklarını belirtti.
    Mutteki müzakerelere katılacak yeni tarafların İspanya, İtalya, İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) dönem başkanı ve Bağlantısızlar Hareketi dönem başkanının olmasını istediklerini söyledi.
    Mutteki bütün tarafların İran'ın barışçıl nükleer faaliyetleri haklarını tanıdığını ama bu hakları çok uzaklarda aramak gerekmediğini, İran'ın iki temel esas üzerinden müzakerelere yanaştığını ve bunların İran'ın bu haklarının garantisi ve çerçevesinin belirlenmesi ve bazı tarafların İran nükleer faaliyetlerinden dolayı kaygı yaşadığını ve bu kaygıların da giderilmesi gerektiği olduğunu belirtti.
    Mutteki İran'ın NPT anlaşmasının güçlendirilmesinden yana olduğuna ve böylece nükleer faaliyetlerin askeri alana yönelemeyeceğine inandığına değinerek, İran'ın haklarının nasıl garanti edileceğinin de önemli olduğunu ve bu doğrultuda İran'da bir nükleer konsorsiyum kurulmasının ortaya atıldığını ve İran'ın nükleer faaliyetlerine hem malikiyet olarak hem de yönetim haklarını tanıyacağı yabancı şirket ve devlet kuruluşlarının katılımını kabul etmeye hazır olduğunu vurguladı.
    Dünyada hiçbir ülkenin İran gibi nükleer faaliyetlerini bu derece şeffaf ortaya koymadığına ve başkalarının kendilerine bu kadar müdahale edilmesine izin vermediğine dikkat çeken Mutteki, yeni teknolojilerle nükleer faaliyetlerin barışçıl amaçlardan sapmasının önlenebildiğine inandıklarını belirtti.