Her Şeyden İki Çift Yarattık
Tabiat âleminin yaratılış esası çift üzerinedir. Yüce Allah madde âleminin varlıkları olan canlıyı, cansızı, bitkiyi, hayvanı, kısacası her şeyi, çiftlik esasına göre, çifter çifter yaratmıştır ve her bir mahlukun çift olarak yaratılışının kendilerine özgü sebep ve hikmetleri vardır. Bu konuda yüce Allah şöyle buyuruyor:
Her şeyden iki çift yarattık, tâ ki düşünüp öğüt alasınız.[1]
Bakmazlar mı yeryüzüne, orada her güzel çiftten çeşitli nebatlar bitiriverdik.[2]
(Allah) Gökleri ve yeri yoktan var edendir. Sizin için nefislerinizden çiftler yarattı ve de hayvanlardan çiftler yarattı.[3]
Bazı ayetlerdeyse insanın çift olarak yaratılış felsefesi, ruhi sükunete ulaşmak olarak belirtilmiştir. Bu konuda yüce Allah şöyle buyuruyor:
Ve O'nun nişanelerindendir, sükuna erişesiniz diye kendi nefislerinizden eşler yaratması.[4]
Ayetlerden anlaşıldığı kadarıyla kadın ve erkek ayrılmaz bir bütündür. Yalnız, bu bütünlük İslâmî kanunlar ve evlilik çerçevesinde gerçekleşmelidir. Fıtratın da tasdik ettiği budur zaten.
Evlilik, bütün insanlar için önemle üzerinde durulması gereken tabiî, sürekli ve doğal bir kanundur. İnsanlar ergenlik çağına girdikten hemen sonra, çiftleşmeye karşı ihtiyaç hissederler. Bu istek onlarda fıtrîdir ve böylesi bir şeyi istemeleri doğaldır. Ancak bu doğallık kendisiyle beraber bazı hedefleri de beraberinde getirmelidir.
Allah'ın insanlara bir lütuf olarak bağışladığı evlilik vesilesiyle kalpler birbirleriyle kenetlenir, perişanlıklar yok olur, yeni bir ufka, yeni bir hedefe doğru yol alır. Kadın ve erkek evlilik çatısı altında birbirlerinin birçok eksiklik ve ihtiyaçlarını giderebilir ve yine birbirlerini ruhsal açıdan tam bir sükunete kavuşturabilirler. Tabi bunun için iman ve ahlâk şarttır.
Evlenmeden önce sağlam bir imana ve İslâmî bir şuura sahip olan gençlerin, evlilik vesilesi ile marifet ve maneviyatta ilerlemeleri daha da kolaylaşır. Bu bir anlamda insanlık ideal ve hedefinin özüdür. Oysa bugün, fıtrata aykırı fiillerin artması ve insanı insanlıktan saptırıcı meşguliyetlerin çoğalması nedeniyle gençlerin çoğu böylesine manevî hedeflerden mahrum kalmışlardır. Bugün, fesat alabildiğince artmış, fuhuş yuvaları yaygınlaşmış, gayri meşru ilişkiler sınır tanımaksızın hiçbir şey değilmiş gibi yaygınlık kazanmıştır.
İşte, gençleri dört bir yandan sarmış bulunan fesat ateşi içerisinden kurtaracak tek çözüm yolu evliliktir diyoruz. Eğer evliliği bir yola ve bu çatı altında yapılması gerekenleri trafik kurallarına benzetirsek söylemek gerekir ki; insan eğer asıl hedefine ulaşmak istiyorsa, seçtiği yolun kurallarına riayet etmelidir. Aksi takdirde ne hedefe ulaşmanın, ne de bunu gaye edinmenin faydası olacaktır.
[1]- Zâriyât / 49.
[2]- Şuârâ / 7.
[3]- Şûrâ / 11.
[4]- Rûm / 21.
Evlilikte Sadakat
Evlilik, ilâhî bir nimettir