Allah’ın Ziyafet Ayı Ramazan 7
Allah’ın selamı pak kullarının üzerine olsun. Bu mübarek ayda hayırlı işler yapanlar, iyilikte birbiriyle yarışanlar, namaz, oruç ve duayı yücelik, Teala ve güzelliklere açılan pencere olarak addeden insanlar ilahî müjdeyle müjdelenmektedirler.
Nitekim Kur’an-ı Kerim’in Zümer suresinin 73. ayetinde yüce Allah şöyle buyuruyor:
“Rablerinden korkup sakınanlar da cennete bölük bölük sevkedildiler. Sonunda oraya geldikleri zaman, onun kapıları açıldı ve onlara (cennetin) bekçileri dedi ki; Selam üzerinize olsun, hoş ve temiz geldiniz. Ebedi kalıcılar olarak ona girin”
Mübarek Ramazan ayının bereketlerinden biri, semavi büyük kitapların bu ayda indirilmesidir. Nitekim Ramazan ayının ilk gecesinde Hz. İbrahim’in Sohuf’u o hazrete indirildi. Ramazan ayının 6. gününde Hz. Musa(as)ya Tur dağında Tevrat indirildi. Ramazan’ın 13. gününde de, İncil Hz. İsa bin Meryem’e indirildi. Nihayet ramazan ayında Kur’an-ı Kerim Hz. Muhammed (sav)in pak ve nurlu kalbine vahyedildi. Tarihi rivayetlere göre oruç, ilahi dinlerin ortak özelliğidir.Bakara suresinin 183. ayeti uyarınca, oruç Yahudi dini ve Hıristiyanlıkta farz kılınmıştır ve Müslümanlar da oruç tutmaya çağrılmıştır. Bazı ilahi olmayan dinlerde de örneğin Budâ ve Konfiçyus gibi öğretilerde de imsak etmek, yemek yemek ve içmekten sakınmak nefsi arındırmanın en kutsal, en kutsal, yüce yöntemleri sayılıyor.
Tevrat’ta Hz. Musa’dan naklen şunlar kaydedilmiştir:
Dağda kırk gece ve gündüz kaldım, su içmedin, yemek yemedim. Tevrat’ta tasniye babının 9. bölümünde şunlar kaydedilmiştir. “Yahudi kavmi genellikle günahlarına itiraf etmek, Allah’a dilenip, tevazu etmek için oruç tutarlardı. Onlar oruç tutarak, Allah’ın rızasını kazanmaya çalışırlardı”. Yahudiler yıl boyu 6 farz oruç tutup, Allah’ın rızasını kazanmaya çalışırlar. Bu oruçların en kutsal ve en önemlisi, 25 saatlik “Yum Küpur” orucudur. İncil’de Hz. İsa Mesih’in 40 günlük oruç tuttuğu kaydediliyor. Ermeni kilisesindeki Ortodoks havariler de 40 gün oruç tutar ve bu süre zarfında et ve hayvansal ürünleri yemekten sakınırlar. Bu dinlerdeki orucun anlamı, perhiz etmek ve terk etmektir. Orucun felsefesi, Allah’ı tanıma, nefisle mücadele etme, dünyevi işlerdeki kararlılık, hayırlı işleri yapma hazırlığıdır.
Resul Mahallati, “Hz. Muhammed (sav)in hayatı”adlı kitabında Müslümanların oruç tutması hakkında şunları yazıyor: hicri 2. yılın Şaban ayında, ramazan orucu Müslümanlar için farz kılındı. Bunun üzerine Müslümanlar, ramazan ayı boyunca oruç tutmakla görevlendirildiler. İlkin gece varınca iftar yapıp uyuyorlardı veya iftar yapmadan uyuyorlardı. Ertesi gün akşama kadar yemek yemek ve içmek haram sayılıyordu. Fakat bu hüküm hicri beşinci yılda değişti. Şöyle ki, orucu bozan yemek yemek ve içmekle diğer amel ve işler fecrin doğuşuna kadar helal kılındı. Bunun ardından ramazan zekatı farz kılındı. Resulullah (sav) Şevval ayının ilk gününü ramazan bayramı olarak ilan edip, bayram namazını kıldırdı. Elbette Müslümanlar için oruç tutmak, mübarek ramazan ayıyla sınırlı değildir. Recep ve Şaban aylarında da oruç tutmak müstehap olup, fazilet sayılır. Allah ve Resulünün tavsiyeleri üzerine, Müslüman halk, Recep ve Şaban ayının bazı günlerinde oruç tutabilirler. Müslümanlar bu aylarda oruç tutarak manevi ve sevilen mübarek ramazan ayında oruç tutmaya hazırlanırlar.
Ticaret yapmak, gelir elde etme yollarından biridir. Günümüzde dünya halkının bir kısmı, ticaret ve alış-veriş yoluyla geçimini temin ediyorlar. Ticaretle uğraşanların çoğu, daha fazla kâr elde etmek için alış-veriş yaparlar. Fakat toplum, yapılan ticaretten faydalanır. İmam Cafer Sadık hazretleri şöyle buyuruyor: Rızk’ın onda dokuzu ticarettedir. Fakat İslam"ın ekonomik programı diğer ekonomik ekoller, özellikle sermaye düzeniyle farklılık arz etmektedir. İslam"ın ekonomik kurallarından biri, ekonomik faaliyetlerin ahlak ve insani meselelerle bütünleşmesidir. Müslüman insanın ekonomik faaliyetleri ahlaki değerlere dayalı yapılmalıdır. Kur’an-ı Kerim de insanları, serbest ticaret yapmaya, fakat haksız yere birbirinin mal ve mülkünü gasp etmemeye çağırıyor. Nitekim Nisa suresinin 29. ayetinde şöyle buyruluyor:
“Ey iman edenler, mallarınızı, sizden karşılıklı anlaşmadan doğan bir ticaretten başka haksız nedenler ve yollarla batılca yemeyin ve kendi nefislerinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah size çok esirgeyendir.”
Çağdaş egemen kültürde, yaşamın asıl hedefi, çalışma, yatırım yapma, sermaye biriktirme ve yüksek kâr elde etmektir. Fakat Müslüman insan, kendi çıkarları için başka insanların hakkını ihlal edemez ve ayaklar altına alamaz. Bu yüzden Müslüman insan, yaptığı ticaret ve alış verişte başka insanlara zarar veremez veya toplumsal hayatın sağlığını tehdit edemez. İslam"ın da haram kıldığı ticaret çeşitleri, zararlı mal ve maddeleri satın alıp, uyuşturucu maddelerle alkollü içkileri satmak ve kullanmak, insan ticareti yapmak, fuhuş ticareti yapmak, zalim yönetimin takviyesine sebep olacak mal ve mülkün alış-verişini yapmaktan ibarettir. Her yıl mübarek ramazan ayında, halkın beden ve ruhunu kirlerden temizlemesi şartları doğar. Bu bağlamda İran’ın köy ve kentlerinin de çehresi değişir. Manevi ve fazilet havası esmeye başlar.
İran’ın kuzey illerinden Mazenderan halkı Ramazan ayından önce özel ve genel temizlik işlerini başlatıp, Ramazan orucuna hazırlanırlar. Evlerde, özellikle ev kadınları Kur’an-ı Kerim kıraat toplantıları düzenliyorlar. Buna ilaveten Mazenderan halkı camii ve tekkeleri temizleyip, cemaat namazları ve dini sohbetler için gereken ortamı hazırlıyorlar. Mazenderan halkının iftar sofrasından, muhallebi eksik olmaz. Mazenderanlı kadınlar ramazan ayına bir hafta kala, pirinç unu hazırlayıp, ramazan boyunca muhallebiyle iftar sofralarını süslerler. Mazenderan köyleri ve kırsal kesiminin geleneksel törenlerinden biri, sahur programıdır. Gençler sabah ezanına bir iki saat kala davul çalıp, dua okuyarak halkı sahura kaldırırlar.Bu tören ramazan bayramına kadar devam eder. Sahur merasimini düzenleyen sahurcu gençler ramazan bayramında evlere müracaat edip, bayramlık alır ve ev sahibi için dua okurlar.
Mazenderanlı kadınlar ise gece yarısı uyanıp, sahur için yemek pişirirler. Hazar denizi sahiline yakın bölgede yaşayan Mazenderanlıların asıl besin kaynağı, sahur yemeği pişirdikten sonra dua okurlar. Ramazan ayının yarısında İmam Hasan (as)ın kutlu doğum günü münasebetiyle Mazenderan’da şenlikler yapılır. Bu şenlik sırasında halk yoksul kesimlere ikramda bulunur.
Allah’ın Ziyafet Ayı Ramazan 6
Allah’ın Ziyafet Ayı Ramazan 4