ADL HAKKINDAKİ İNANCIMIZ
Allah-u Teala"nın kemale ait bütün sıfatlarının birinin de adl olduğudur; Allah-u Teala"nın adil olduğuna, zalim bulunmadığına inanmaktayız. Kazasında cevretmez; hükümüne hayıflanmaz. İtaat edenlere sevab verir, isyan edenleri cezalandırır.
Kullarına, güçlerinden fazla bir teklifde bulunmaz; onlara, hak ettikleri cezadan fazla da ceza vermez. Çünkü inanmaktayız ki Allah-u Teala, herhangi bir vesile ile güzeli, iyiyi terk edip kötü işi işlemez; çünkü Allah-u Teala, güzelin, güzel ve iyi oluşu, çirkin ve kötünün çirkin ve kötü oluşunu bilir.
Bu bilgisiyle de güzel ve iyi işi yapmaya, kötüyü terk etmeye gücü yeter. İyiyi işlemekle bir ziyana düşmez ki onu terke muhtaç olsun, nitekim kötüyü de işlemeye bir ihtiyacı yoktur. Bütün bunlarla beraber O, hüküm ve hikmet sahibidir; işlediği şey, hikmete uygundur; en mükemmel düzene göredir.
Zulmü ve kötüyü işleseydi, -ki şanı bundan yücedir-, iş, dört şekle dönerdi:
1) O işi, haşa, bilmiyor, kötü olduğunu bilmediğinden yapıyor;
2) Kötü olduğunu biliyor, fakat yapmaya mecbur; terketmeye gücü yetmiyor;
3) Kötü olduğunu bilmekte, onu yapmaya mecbur da değil, ama yapmaya muhtaç;
4) Kötülüğünü biliyor; yapmaya mecbur değil, ihtiyacı da yok; fakat abes olduğundan yapıyor ve bununla, haşa, kendini tatmin ediyor.
Bu mülahazaların hepsi de, mahz-ı kemal olan Allah-u Teala"ya noksan iras eder; bu yüzden de O"nun zulümden, kötü ve abes iş işlemekten münezzeh olduğuna inanmamız vaciptir.
Ama müslümanların bazıları, haşa, Allah-u Teala"nın kötü işi yapmasını, itaat edenleri cezalandırmasını, hatta asıleri, kafirleri cennete sokmasını caiz bilmekteler; onlarca kullara, güçlerinin yetmeyeceği işleri de, dilerse, emredeceğine, bunları terk edenleri cezalandıracağına, kendisinden zulüm ve cevir gibi şeylerin sudur edebileceğine, hikmete, maslahata uymayan, faydası bulunmayan işi yapabileceğine, Yaptığından sorulmaz; onlardır sorumlu olanlarayet-i kerimesini delil getirerek inanmaktalar. Oysa ki Allah-u Teala"nın şanı, bütün bunlardan yücedir ve kitabının muhkem ayetlerinde, Ve Allah, kullarına zulmü irade etmez, Ve Allah, fesadı sevmez, Ve biz, gökleri ve yeryüzünü ve ikisi arasındakileri boş yere yaratmadık ve Biz, cinni ve insanları, ancak kulluk etsinler diye yarattıkbuyurarak zulümden, bozgundan münezzeh bulunduğunu, boş, abes bir şey yapmayacağını beyan buyurmaktadır. Tenzih ederiz seni, bunu boş yere yaratmadın.