• Nombre de visites :
  • 2178
  • 22/10/2016
  • Date :

Eşinize Sevginizi Gösterin


eşinize sevginizi gösterin
Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun...
Hz. Peygamber'den (s.a.a) şöyle rivayet edilir:
 
"Erkeğin karısına seni seviyorum demesi eşinin aklından hiçbir zaman çıkmaz."
 
Burada bazıları şöyle diyebilir;
 
Erkeğin eşine veya kadının kocasına 'seni seviyorum' demesi karşı tarafın şımarmasına sebep olur. Oysa durum hiçte öyle düşünüldüğü gibi değildir.
 
Hz. Hüseyin (a.s) şöyle buyuruyor:
 
"Ben o evi seviyorum ki o evde Rubab vardır."
 
Ehlibeyt İmamları eşlerine karşı sevgi ve muhabbetlerini ibraz ederdi. Hz. Ali (a.s) Hz. Fatıma'ya (s.a), Hz. Fatıma (s.a) da Hz. Ali'ye (a.s) sevgisini belli ettirirdi. İlaveten Kur'an-ı Kerim evlilik ve aile kurumunun Allah'ın nişanelerinden biri olduğunu vurgulayarak şöyle buyurmaktadır;
 
"Onlar sizin için birer elbise sizde onlar için birer elbisesiniz."
 
Müslüman olmayan yazarlardan birisi kendi kitabında bu ayeti örnek vererek "hiçbir cümle aile kavramını bundan daha güzel tanımlayamaz" demiştir.
 
Peki, elbise ne işe yarar?
 
Elbise insanın kusurlarını örter, insanı soğuktan ve sıcaktan korur. İnsan, kıyafetlerini mevsimlere uygun olarak seçer. Kışın sıcak, yazın ise serin tutacak elbiseler giyer. Düğünlerde mutluluğu ifade eden matemlerde ise yası temsil eden elbiseler giyilir. 
 
'Onlar sizin elbisenizdir' cümlesinden maksat erkek ve kadının değişen zaman ve mekân şartlarına uygun olarak kendilerini mümkün mertebe değiştirmeleridir. Kadın hasta ise erkek daha duygusal olmalı ve sevgisini daha fazla göstermelidir. Erkek işten yorgun geldiğinde kadın onu güler yüzle ve tatlı dille karşılamalıdır. 
 
Bazen kadının hayatında özel durumlar olabileceği gibi bazen de erkeğin yaşantısında bazı zorluklar ortaya çıkabilir. İşte bu durumlarda nasıl ki kıyafetlerimizi mevsimlere göre ya da gittiğimiz ortama uygun olarak değiştiriyorsak kadın ve erkekte birbirine karşı olan davranışlarını içinde bulundukları mevcut göre değiştirmelidir.
 
Yüce Allah Furkan Suresi’nde seçkin kulları için 12 özellik beyan eder. İnsanı kâmil kitabının yazarı Furkan Suresi'nin tefsirinde bu sıfatlara değinir. Bazı âlimler ise Furkan Suresi'nde geçen bu 12 sıfatı konu edinen bağımsız kitaplar kaleme almıştır. 
 
'İbadurrahman' kelimesiyle başlayan Furkan Suresi'nin son ayetleri şöyledir; 
  
"Rahman'ın kulları, yeryüzünde vakar ve tevazu ile yürüyen kimselerdir. Cahiller onlara laf attıkları zaman, 'selâm!' derler."
 
Yani; Allah'ın has kulları kibirli değildirler. Bir cahille karşılaşınca onunla tartışmazlar ve ona sabredip tahammül gösterirler. Ayette değinilen bu sıfatlar devam eder ve öyle bir yere gelir ki halis kulların sıfatlarından birisi şöyle beyan edilir:
 
"Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takva sahiplerine önder kıl derler."
 
Enbiyaların özelliklerine ve sıfatlarına baktığımızda ailelerine karşı ilgili olduklarını görüyoruz. Allah-u Teâla Tahrim Suresi'nin 6. ayetin de şöyle buyuruyor:
 
"Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun."
 
Yukarıdaki ayetler Kuran-ı Kerim'in aile konusuna ne kadar önem verdiğini gösterir. Evet, bir toplumun temel taşını oluşturan aile kurum İslam dininde ayrı bir değere sahiptir. Ama ne yazık ki günümüzde özellikle batıda aile kurumları dağılmaya yüz tutmuş; yalnız yaşamak, bekârlık, aynı cinse eğilim vb. durumlar aile kurumunun yerini almıştır. Ve ne yazık ki bu gibi yanlış kültürler yavaş yavaş İslam ülkelerinde de kabul görmekte ve yayılmaktadır. 
 
Genelde evlilikle sonuçlanmayan evlilik öncesi ilişkiler, İslam tarafından onaylanmayan birliktelikler, dağınık ve düzensiz bir yaşam ve boşanmalar ve Müslümanlar arasında bu kadar yaygın değildi. Bunun birçok farklı sebebi olabilir. Bu sebeplerden biri, İslam’ın aileye verdiğin önemin gerektiği gibi anlaşılmamış olmasıdır. Bir diğer sebep ise ailenin iki ana sütunu olan erkek ve kadının riayet etmesi gereken kuralların bilinmemesi ya da bilindiği halde dikkat edilmemesidir.
 
Dr. Refi'i
Ehlader Araştırma Bölümü

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)