İslâm Dininin Yapısı
İslâm ilimleri (İslâm’ın muteber öğretileri) başlıca üç genel kategoridedir: İnançlar, ahlâk konuları ve ahkâm.
a) İnançlar
İnançlar, dünyanın genel durumu ve insanın dünyadaki durumunu belirleyen önermelerdir. Her Müslüman bu önermeleri yeterince bilmeli ve bunlara inanmalıdır. Mesela bu dünyanın bir yaratıcısı var mı, yok mu? Dünyayı yaratan kim? İnsanın yaratılması abes miydi yoksa Yaratan, insanı yaratırken bir hedef gözetmiş miydi? İnsanın sonu nedir? İnsan Allah’a ve diğerlerine karşı nasıl davranmalıdır? Bir vazifesi var mı, yok mu? Bu tür soruların çoğunun cevabı İslâmî inançlarda konu edilir.
İslâmî inançlar arasında beş inanç, diğer inançlardan daha önemlidir. Bu beş inanç “Usul-i Akaid” olarak bilinir.
Beş inanç esası şunlardır:
1- Tevhid: Yani kâinatın ve ondaki tüm olguların tek olan bir yaratıcısı olduğuna, hiç ortağı ve benzeri olmadığına ve insanın sadece ona tapması gerektiğine inanmaktır. Bu, Peygamber’in (s.a.a) peygamberlikle görevlendirilmesinden sonra halkı davet ettiği ilk şeydir. Şöyle buyurmuştur:
“Allah’tan başka bir ilah yoktur deyiniz ki kurtuluşa eresiniz.”
2- Adalet: Yani Allah’ın adil olduğuna ve hiç kimseye iğne ucu kadar bile zulmetmeyeceğine inanmaktır. Aslında adalet Allah’ın sıfatlarından biridir. Ancak bu inanca amel etmenin önemi ve İslâm tarihinde bu inancın kelâm bahislerine fazlasıyla konu edilmesi sebebiyle, adalete inanç, Şia’nın akaid esasları sıralamasında yer almıştır.
3- Nübüvvet: Yani Hz. Muhammed’in (s.a.a) peygamberliğine, Onun Allah tarafından İlâhî emirleri ve hidayetleri İslâm dini kalıbında –ki en kâmil ve son İlâhî dindir- insanların ihtiyarına sunması için vazifelendirildiğine inanmaktır.
4- İmamet: Yani Peygamber’in (s.a.a) vefatından sonra vasisinin ve halefinin Ali bin Ebi Talip (a.s), ondan sonra İmam Hasan (a.s), İmam Hüseyin (a.s) ve sonuncusu Hz. Mehdi (a.f) olan, onun soyundan dokuz kişi olduğuna inanmaktır. (Bunlar Oniki İmam’dır) İmamlar’ın (a.s) vazifesi halkı İslâm yolunda hidayet ve İslâmî bilgileri beyan ve tefsir etmektir.
5- Meâd: Yani insanın ölümle yok olmadığına, ölümden sonra da başka bir tür hayatı olacağına inanmaktır. Bütün insanlar mahşer günü toplanacaklar ve Allah’ın huzurunda amel defterleri incelenecek; iyilere ödül ve kötülere ceza verilecek; kötülerin cezası cehennem azabı ve iyilerin ödülü cennet ve cennet nimetleri olacaktır.
b) Ahlâk Konuları
Müslüman bir kişinin hayatta başkalarıyla olan ilişki üslubunu belirleyen önermelerin bütünü, İslâmî ahlâk konularını oluşturur. Sadakat, azim, ihlas, hayır dileme, sevgi vb. sıfatlar, Müslüman bir kişinin başkalarıyla irtibatında uyması gereken ölçülerdir. Ahlâk konuları bazen daha küçük sınıflara ayrılır; kişisel ahlâk, toplumsal ahlâk gibi, bazen de uygulamaya göre aile ahlâkı, eğitim ahlâkı, siyasî ahlâk gibi sınıflara ayrılır.
c) Ahkâm
Ahkâm, İslâmî bilimlerin bir bölümüdür ve vacip, müstehap, mubah, mekruh, haram veya sahih, batıl gibi kalıplarla anlatılır. Örneğin her Müslümanın günde beş vakit namaz kılması vaciptir; sabah namazının iki rekât kılınması vaciptir; İslâmî devleti savunmak her Müslümana vaciptir gibi. Bu önermeler ahkâmın bir bölümüdür. Zira bunlarda hüküm (=Vacip, haram vb.) verilmiştir.
İslâmî ahkâm ibadetler ve muamele olmak üzere ikiye ayrılır. İbadetler ahkâmın, çeşitli İslâmî ibadetlerin ve niteliklerinin anlatıldığı bölümüdür. İslâm’daki önemli ibadetler namaz, oruç, humus, zekât ve sadaka (malî infaklar), Hac, Allah’ı zikretme, dua ve Kur’ân tilâvetidir. Muamele ahkâmın, siyasî, toplumsal, iktisadî, ticarî ve halkın evlilik, boşanma, alışveriş, rehin, kira, sulama vb. gibi şahsî durumlarını içeren bölümüdür.
İslâm’ın kapsamlılığına teveccühle İslâmî eğitimin de üç bölümü olacaktır: İnanç eğitimi, ahlâkî eğitim ve ahkâm (ibadet eğitimi ve muamele eğitimi) eğitimi.
Ehlader Kültür Araştırma