• Nombre de visites :
  • 2338
  • 26/2/2014
  • Date :

RİVAYETLERE GÖRE İMAMET-1

rivayetlere göre imamet-1

İmamet hakkında söylenenlerin tümü Ehl-i Beyt’ten nakledilen rivayetlerde de yeralmıştır. Bu hususta araştırmak isteyenler hadis kitaplarına başvurabilirler. Burada örnek olarak bunlardan birkaçını zikrediyoruz.

Ebu Hamza şöyle diyor: "Hz. Sadık’a (a.s) dedim ki, "imamsız Yeryüzü bâki kalır mı?" Hazret, "Eğer yüryüzü imamsız kalırsa altı üstüne gelir."[1] buyurdular.

Veşşa diyor ki: "İmam Rıza’ya (a.s), "Yeryüzü imamsız kalır mı?" diye sordum. İmam (a.s) "Hayır" diye buyurdu. Dedim ki, "Bizlere rivayet edildiğine göre, Allah Teâla kullarına gazap etmediği müddetçe yeryüzü imamsız kalmaz." İmam (a.s) daha sonra şöyle buyurdular: "Yeryüzü imamsız kalmaz, aksi taktirde yeryüzü altüst olur."[2]

İbnu-t Tayyar diyor ki: "İmam Sadık’tan (a.s), şöyle buyurduğunu işittim: "Yeryüzünde iki kişiden başka kimse kalmasa da onlardan birisi mutlaka (Allah’ın) hücceti olacaktır."[3]

İmam Ebu Cafer (a.s) şöyle buyurdular: "Allah’a andolsun ki Adem’in (a.s) ruhu alındıktan şimdiye kadar yeryüzü insanların hidayet bulduğu bir imamın vücudundan mahrum kalmamıştır. O imam insanlara Allah’ın hüccetidir. Yeryüzü asla imamsız kalmaz. Ta ki kullara Allah’ın hücceti böylece tamamlanmış olsun."[4]

Hz. İmam Sadık (a.s) şöyle buyuruyor: "Allah bizleri (biz Ehl-i Beyt İmamlarını en güzel bir şekilde yarattı. Göklerde ve yeryüzünde ilimlerinin koruyucusu kıldı. Ağaçlar bizlerle konuştu ve Allah’a bizim ibadetlerimizle ibadet edilmektedir. Eğer biz olmasaydık, Allah’a asla ibadet edilmezdi."[5]

Yine İmam Sadık şöyle buyuruyor: "Vasiler rububî ilimlerin, kapılarıdırlar, dine o kapılardan girilmelidir. Eğer onlar olmazsa Allah tanınmaz ve Allah Teâla onlar vasıtasıyla kullarına hüccetini tamamlamaktadır".[6]

Ebu Halid şöyle diyor: "İmam Ebu Cafer’den (a.s) "Allah’a, resülüne ve indirdiğimiz nura iman edin" ayetinin tefsirini sordum." Hazret şöyle buyurdular:

"Ey Eba Halid, Allah’a andolsun ki nurdan maksat imamlardır. Ey Eba Halid, imamın mü’minlerin kalbindeki nuru, güneşin nurundan daha parlaktır, mü’minlerin kalbini nurlandıran onlardır. Allah istediğinin kalbinden onların nurunu çıkarır ve böylece kalbi karanlık olur."[7]

İmam Rıza (a.s) şöyle buyurdular: "Allah Teâla kullarının işleri için (İmam olarak) bir ferdi seçmek istediğinde ona kalp genişliği verir. Kalbini hakikat ve hikmetlerin çesmesi kılar,

ona daima ilmini ilham eder, ondan sonra hiçbir sorunun cevabında aciz kalmaz, sahih yol göstericilikte ve hakikatleri beyanda asla sapıklığa düşmez; hatadan masumdur. Daima Allah’ın yol göstericilik,

tevfik ve teyitlerine mazhardır. Hata ve sürçmelerden emandadır. Kullarına hüccet ve şahid olması için onu bu makama Allah seçmiştir. Allah bu ilahi ihsanını istediğine verir ve Allah büyük ihsan sahibidir."[8]

Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyuruyor: "Yıldızlar gök ehlinin emanıdır. Eğer onlar yok olursa gök ehli de yok olur. Benim Ehl-i Beytim de yeryüzündekilerin emanıdır. Eğer Ehl-i Beytim olmazsa yeryüzündekiler helak olur."[9]


[1]- Usul-u Kafi, Islamiye baskısı, 1381 c.1, s.334.

[2]- Usul-u Kafi, c.1, s.334.

[3]- Usul-u Kafi, c.1, s.335

[4]- Usul-u Kafi, c.1, s.333

[5]- Usul-u Kafi, c.1, s.366.

[6]- Usul-u Kafi, c.1, s.369.

[7]- Usul-u Kafi, c.1, s.372.

[8]- Usul-u Kafi, c.1, s.390.

[9]- Tezkiret-u Havas-il Umme, 1385 yılı baskısı, s.182.

Amellerin Batınında İmamaet

Dinin Kemali ve İmamet(1.Bölüm)

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)