• Nombre de visites :
  • 2705
  • 16/1/2014
  • Date :

Ecel Nedir?

ecel nedir?

Ecel [4]

"Her can, ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz." (Ankebût, 57)

Buyurdu ki: Sadece az bir zaman kaldınız; keşke bilseydiniz." (Mü'minûn, 112-114)

"Allah'ın katında olan kalıcıdır." (Nahl, 96)

"Süreleri gelince ne bir an geri kalırlar, ne de ileri giderler." (Yûnus, 49) 

"Kim Allah ile buluşmayı umarsa, Allah'ın belirlediği sürenin sonu gelmektedir." (Ankebût, 5)

İlk kuşak müfessirlerden birçoğu bu görüştedir. Benzeri bir görüş İbn-i Abbas'tan da rivayet edilmiştir.

Birine göre: İlki, dünya ehlinin ölünceye kadar geçirdikleri süre; ikincisi ise, sonu olmayan ahiret hayatının süresi anlamında kullanılmıştır. Bu görüş Mücahid, Cübbaî ve diğer bazı kişilere atfedilmiştir. Birine göre: Ayette geçen ilk "ecel" sözcüğü, geçmişlerin yaşadıkları süre; ikincisi ise, geride kalan kuşakların yaşayacakları süre anlamında kullanılmıştır. Bu görüş de Ebu Müslim'e atfedilmiştir.

Bir diğerine göre: Biricisiyle uyku, ikincisiyle de ölüm kastedilmiştir. Diğer birisi ise şu görüşü savunmuştur: Aslında ayette geçen iki "ecel" sözcüğüyle de aynı anlam kastedilmiştir. Buna göre ayetin anlamı şu şekilde belirginlik kazanmaktadır: Sonra bir ecel öngördü. Bu, O'nun katında adı konulmuş, belirlenmiş eceldir.

Bu görüşlerin doğru olup olmadıklarını araştırma gereğini duymuyorum. Bu hem sınırlı olan vaktimize sığmaz, hem de son derece kısa olan ömrü böylesine gereksiz bir şeyle harcamaya değmez.

Böyleyken siz hâlâ kuşkulanıyorsunuz.

İfadenin orijinalinde geçen "temterûn" kelimesi, "mirye" kökünden türemiştir ve kuşku, şüphe anlamına gelir. Ayetlerin akışında, üçüncü şahsa yönelik hitap tarzından ikinci çoğul şahsa yönelik hitap tarzına doğru bir geçiş yapılıyor. Bu şekilde, edebî sanatlardan "iltifat sanatı" nın bir örneğinin sergilenmesinin gerisindeki gerekçe şu olsa gerektir: İlk ayet, genel yaratma ve yönetmeden söz ediyordu. Bu, kâfirlerin yüce Allah'a başkalarını denk tutmamalarını gerektiren bir olguydu.

Dolayısıyla, bu noktaya dikkat çekmek için, onlara üçüncü şahıs sıygasıyla hitap edilmesi yeterliydi. Buna karşın ikinci ayette, özellikle insan varlığında somutlaşan yaratma ve yönetmeden söz ediliyor. Bu ise, muhataplarının tutumlarına hayret eden, onları bundan dolayı kınayan konuşmacının, hitabı doğrudan onlara yöneltmesini ve değerlendirmelerini onların yüzüne karşı bir yanıt gibi sunmasını gerektirmektedir. Âdeta şöyle der gibi: Hadi şu göklerin ve yerin yaratılması, karanlıkların ve aydınlığın var edilmesi hususuyla ilgili gafletinizi mazur gördük, genel olgular oldukları için sonuçlarını, gerektirdiklerini fark etmemiş olmanızı normal karşıladık; ya sizi yaratan, sizin için bir yaşama süresi, bir de adı konulmuş ecel belirleyen Rabbinizden kuşku duymanıza ne demeli?!


O, sizi çamurdan yarattı

Ecel Kavramı

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)