• Nombre de visites :
  • 1557
  • 16/1/2014
  • Date :

Hamd Allah'a özgüdür

hamd allaha özgüdür

HAMD [1]

"Hamd Allah'a özgüdür." Denildiğine göre "hamd", bir insanın özgür iradesiyle sergilediği güzelliklere yönelik övgüdür. "Medh=meth" ise, bundan daha kapsamlıdır. "Hamedtu fulânen ev medehtuhu li-ke-remihi" yani, "Falanı ikramından dolayı övdüm veya methettim." denir. Aynı şekilde, "Medeht'ul-lu'lue alâ safaihi" yani, "İnciyi saf oluşundan dolayı methettim" denir de, "Hamadtuhu alâ safaihi" yani, "Onu saf oluşundan dolayı övdüm" denmez. Hamd kelimesinin başındaki "el" takısı cins veya istiğrak anlamına dönüktür. Her iki bakımdan da sonuç değişmez.

Zira bir yandan yüce Allah, "İşte Rabbiniz Allah budur, her şeyin yaratıcısıdır." (Mü'min, 62) buyuruyor. Burada her şeyin Allah tarafından yaratıldığını ifade ediyor. Sonra şöyle buyuruyor: "O'dur ki, her şeyin yaratılışını güzel yaptı." (Secde, 7) Böylece yaratılan her şey için, O'nun yaratığı olması, O'na izafe edilmesi açısından güzelliği ispat ediyor. Buna göre, güzellik yaratılışı ekseninde, yaratılış da güzellik ekseninde dönmektedir. O hâlde, hiçbir yaratık yoktur ki O'nun güzelleştirmesi ile güzel olmasın ve hiçbir güzel yoktur ki O'nun yaratığı olmasın, O'na izafe edilmesin. Öte yandan yüce Allah, bir ayette şöyle buyuruyor: "O, tek ve kahredici Allah'tır." (Zümer, 4) ve "Bütün yüzler, O (ölümsüz) diriye, O (her şeyi ayakta tutan) mutlak güce boyun eğmiştir." (Tâhâ, 111) buyuruyor.

Böylece yüce Allah, yarattıklarını herhangi bir gücün baskısıyla yaratmadığını, yaptıklarını bir zorlayıcının zoruyla yapmadığını; tam tersine, yarattığı her şeyi ilmi ve özgür iradesiyle yarattığını bildiriyor. Şu hâlde, varolan her şey, güzeldir ve onun isteği sonucu var olmuştur. Bu, meselenin fiil yönüdür. İsim açısından meseleye yaklaşacak olursak, yüce Allah bu hususta şöyle buyuruyor: "Allah ki, O'ndan başka ilâh yoktur. En güzel isimler O-nundur." (Tâhâ, 8) Bir diğer ayette de şöyle buyuruyor: "En güzel isimler Allah'ındır. O hâlde O'nu onlarla çağırın ve O'nun isimleri hakkında eğriliğe sapanları bırakın." (A'râf, 180) Buna göre yüce Allah hem isimleriyle, hem de fiilleriyle güzeldir ve bütün güzellikler O'ndandır.

Böylece anlaşılıyor ki, yüce Allah hem isimlerinin güzelliğinden ve hem de fiillerinin güzelliğinden dolayı övgüye lâyıktır ve övgüye değer bir şey karşısında övgüsünü ifade eden bir insan gerçekte yüce Allah'ı övüyordur. Çünkü övgüye neden olan güzellik O'ndandır. Şu hâlde övgünün cinsi ve her türlü hamd yüce Allah'a özgüdür. Ayrıca ifadelerin akışından ve "Yalnız sana ibadet ederiz." ifadesindeki hitap değişikliğinden anlaşılan o ki, bu sure kulların diliyle söylenmiştir.

Yüce Allah Fatiha suresinde, kuluna O'nu övmesini ve bir kulun kulluk makamında takınması gereken edep tavrını telkin ediyor. "Hamd Allah'a özgüdür." sözü bu anlamı pekiştirir niteliktedir.

Çünkü hamdetme bir nitelendirmedir ve yüce Allah, bazı kullarının kendisine yönelik nitelendirmelerinden kendisini tenzih etmiştir: "Allah onların nitelendirmelerinden münezzehtir. Sadece Allah'ın arındırılmış kulları hariç." (Sâffât, 159-160), İfade geneldir, bir kayıtlandırma söz konusu değildir. Yüce Allah'ın kitabında, bazı arınmış peygamberlerinden başka, herhangi bir kimsenin kendisine yönelik hamdını naklettiğine rastlanmaz.


İslamda İbadet

Gerçek İbadet

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)