NEFSİN ISLAHI İÇİN GEREKLİ YÖNTEM
Ne yapalım da murakabe haleti bizde oluşsun? Ne yapalım da bu konular nefsimizin ıslahı için etken olsun?
Muttakilerin Mevlası Emiri’l Mümin’in Hz. Ali (a.s) şöyle buyurmuştur:
لَا تَتْرُکِ الِاجْتِهَادَ فِي إِصْلَاحِ نَفْسِکَ فَإِنَّهُ لَا يُعِينُکَ عَلَيْهَا إِلَّا الْجِدُّ
Nefsi ıslah etmek için gayret ve çabadan vazgeçmeyin. Bu yolda ciddiyetten başka hiçbir şey sana yardım etmez.
Öyleyse Azizlerim! Ciddi olalım ve işlerimizin yanı sıra biraz telaş edersek alçak nefis bize musallat olmaz diye hayal kurmayalım.
Büyük ve ilahi arif Ayetullah uzma Bahauddini şöyle buyururdu: “Oyun oyunlarla nefsi-i emmareye karşı koyamazsınız. Ciddiyet ve gayret istemektedir. O da nasıl bir gayret!
Öyleyse ilk aşama ciddiyettir. Ancak bu yolda muvaffak olmak için muttakilerin önderi Hz. Ali (a.s) bize bir yol önermiştir. Hz. Ali’nin ifadesiyle ameli ve pratik ilaç ve reçete vermiştir. Ameli reçetenin peşinde olan insan şöyle der: ‘Bunlar doğrudur, ancak bilahare nefse musallat olmanın yolunu ne yapalım da bulalım? Ne yapayım da bir lahza bile olsa kendimden ve nefsimden gafil olmayayım?
Benim Azizlerim! Biliyorsunuz ki eğer insan nefsi isteklerin peşine düşerse, artık doyumsuzluğa ulaşır. (ve bir türlü doymaz) Hazret şöyle buyurmaktadır: أَعْوَنُ شَيْءٍ عَلَى صَلَاحِ النَّفْسِ الْقَنَاعَة Nefsi ıslah etmeye en yardımcı şey, kanaattir.” En üstün yolu ne kadarda güzel anlatmıştır. Buyuruyor ki: İnsana nefsini ıslah etmesi, nefsine musallat olması için en yardımcı olan faktör ve etken “kanaattir”.
ZEVK VE TADI OLMAYAN ADET
İnsan eğer aşırılıklara düşer ve rezil nefsine pozitif cevap verirse nefsinin huzura kavuşacağını mı sanıyorsunuz? Asla! Size bir örnek vereyim. Ey azizlerim! Aziz gençler! Örneğin cinsi şehvetler konusunda neuzibillah ve nestecirubillah insan giriftar ve müptela olursa, bu nefis durmadan isteyecektir ve başka bir türünü isteyecektir. Bazen öyle olacaktır ki birisiyle, ne iki tanesiyle neuzibillah ve nestecirubillah, Hz. Zat-ı Ehediyete sığınıyoruz bazen duyuyoruz ve diyorlar ki toplu olarak bu işleri yapmaktadırlar. Bunlar nefsin pisliklerine bulaşmışlardır ve artık bu nefis onları doyurmamaktadır. Bazen artık öyle olur ki maalesef muhalif cinse kanaat etmemekte ve nestecirubillah ve neuzibillah hemcinslerinin peşi sıra gitmeye başlarlar.
Eğer nefis başıboş bırakılırsa böyle olur. nereye kadar böyle devam edecek? Meğer doyacak mı? meğer yorgunluğu mu var? Hatta bazen artık zevk almadığını görür, yine de el çekmez… nefis böyledir, insanın yakasını bırakmaz. Ey benim azizim! Artık yaşlandıkça yavaş yavaş değişeceğimizi mi sanıyorsunuz? Asla! Kur’an-ı Kerim ve İlahi Mecid’in ifadesiyle kimisi:
أَمْ مَنْ أَسَّسَ بُنْيانَهُ عَلى شَفا جُرُفٍ هارٍ “Temelini çökmeye yüz tutmuş bir yarın kenarına kurmuş.”
Kimisi de binasını أَ فَمَنْ أَسَّسَ بُنْيانَهُ عَلى تَقْوى “Binasını Allah korkusu ve rızası üzerine kurmuştur.”[1] Alçak nefis, kötülüklerin peşi sıra giden kimseyi biçare eder ve bitap düşürür, ancak o bundan yinede el çekmez. Artık zevk almaz, ama adet ettiği için çaresiz ve giriftar olmuştur.
[1] - Tövbe, 109.
Nefs-i Emmare İle Mücadele Etmenin Yolları
İzzet-i Nefs-1