Behbahan, Güneyin En İyi Ovası
Bügünün Behbahan'ı ve eskiden Ercan olarak adlandırılan bölge 3195 kilometre kare alanla Huzistan Vilayetinin güneybatısındadır. Behbahan'ın havası yarım çöl ve bayır havasıdır; temmuz ve ağustos aylarında sıcaklık 50’yi aşar ve kasım ile aralık aylarında ise sıfırın altında olabilir.
Behbahanın ad kökeni konusunda bir kaç fikir ileri sürülmüştür. Bunlardan en önemlisi Behu kuşk anlamında olmasıdır ve kuşk ise şehrin dışında olan bağlar içinde saray ve güzel bina anlamındadır ve behbehun en iyi saray anlamına geliyor. Başka bir düşünceye göre, behbehu aşiretler ve özellikle göçebeler ilk baharda geçici olarak kaldıkları açık ve geniş yere denir. Buranın ise coğrafi bakımından düzlük anlmına uygun geldiğinden behu yani düzlük ve behbehu yani en iyi düzlük.
Başka bir fikire göre, şimdiki Behbahanın batısında (Zagros dağlarının eteğinde) Bağ bağan yani eski asırlarda ilahların ilahı ile ilgili olan bir yer vardır. Bu yere yerel şivede Be beu denir. Bu sözcük zaman boyunca behbehu ve sonra behbehun ve Behbahan adlandırılmıştır.
Behbahanın kendine özgü özellikleri Behbahan düzlüğünün kuzeyinde Haiz sıradağları vardır. Bu dağların en yükseği Tengşeyh 1885 metre ve Hatem 2100 metre yükseklikleri vardır. Bu düzlüğün güneyinde Pazenan ve Derizekuh en çok 600 metre yüksekliği var ve batısında ise Alkuh ve Zerd en çok 785 metre ve dğusunda ise Remeçer (Ahmet ve Muhammed) dağı en çok 700 metre yüksekliği vardır. Belki de Behbahan şehrinin ortaya çıkışı ve eski tarihe sahip olmasının nedenini iki tarafındaki nehirler yani Marun ve Hayırabad nehirlerinde aramak mümkündür.
Teng tekab Bu köy Behbahanın 20 kilometre kuzeyinde çimento fabrikası ve Marun barajı yanında ve Teng tekab dağının eteğindedir. Bir ince dolambaçlı dağlık yol bizi bu güzel havalı bölgeye ulaştırıyor. Burası bütün Behbahan şehrine ve onun aşağısındaki Marun nehrine musallattır. Özellikle gece vakti şehrin manzarası çok güzeldir.
Dağın eteğinde çok sık bağlar var ve her birinde pınar ve havuz vardır. Bu bölgenin dağlık olup şehrin sesinden uzak olması bütün dönemlerde bir çok ilgili insanların gezi ve istirahat için buraya gelmesine sebep olmuştur. Bölgenin dağlık olmasına göre dağcılar ve kaya tırmananlar da kendi ilgilendiği sporu yapabilirler. Bundan ilave, Hasan Sabbaha (İsmailiye) bağlanan bir sıra kaleler vardır ve Hudavend-i Elemut kitabında yazıldığına göre Hasan Sabbahın muavinlerinin biri buradaki kaleden Huzistan, Fars ve Kohgiluye vilayetlerini kontrol ediyormuş.
Çeviri:Ürün Özedönüş
Huzistan Vilayeti
HUZİSTAN