İmam Muhammed Bâkır (a.s)dan Nasihetler -2
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Hiç bir şeyin sevabı “la ilahe illallah”a tanıklık etmenin sevabından daha büyük değildir. Zira hiçbir şey aziz ve celil olan Allah’a denk değildir. Ve hiçbir şey işlerinde O’na ortak olamaz.”[15]
İmam Bakır (a.s), kendisine, “Allah’ı gördün mü?” diye soran Harici birisine şöyle buyurmuştur: “Gözler, zahiri bakışla onu görmemiştir. Aksine kalpler imanın hakikatleri yoluyla onu müşahede etmişlerdir.”[16]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur:
“Allah Tebarek ve Tela var idi ve onunla birlikte hiçbir şey yoktu. Karanlıktan arınmış bir nurdu. Doğru sözlüydü ve onda hiçbir yalan yoktu. Bilgiliydi, onunla birlikte bir cehalet yoktu, diri idi onunla birlikte ölüm yoktu. Şu anda da aynen böyledir ve her zaman da böyle olacaktır.”[17]
İmam Bakır (a.s), “Acaba Allah vardı da onunla beraber başka bir şey yok muydu? ” diye soran Zürare’ye şöyle buyurmuştur: “Evet, o var idi ve onunla birlikte başka hiçbir şey yok idi.” Ben (Zürare), şöyle arzettim: “O halde neredeydi?” Zürare şöyle diyor: “Burada İmam bir yere dayanmışken oturdu ve şöyle buyurdu: “İmkansız bir söz söyledin. Mekanı olmayan Allah hakkında yer ve mekanı sordun.”[18]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Her kim zalim bir imamın yanına gider, ona Allah’tan sakınmasını emreder, nasihatta bulunur (Allah’ın azap ve gazabından korkutursa, kendisine insanların ve cinlerin sevabı (gibi) sevap ve amellerinin benzeri vardır.”[19]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Sadaka dünyevi yetmiş belayı ve kötü ölümü defeder. Sadaka veren kimse kötü bir ölümle asla ölmez.”[20]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Şarap içen ve bu sebeple sarhoş olan kimsenin kırk gün namazı kabul olmaz. Eğer bu müddet zarfında namazı terkederse namazı terkettiği için de azabı ikiye katlanır.”[21]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Her kim bir özrü olmaksızın üç Cuma namazını birbiri ardınca terkederse Allah kalbini mühürler.”[22]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz en zor ibadet günahlardan sakınmaktır.”[23]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Herkim hayırlı bir işe kastederse onu çabuk yapsın. Zira ertelenen bir şeyde şeytan mühlet ve fırsat elde eder.”[24]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Çekişmekten uzak durunuz. Zira bu iş kalbi bozar ve nifak doğurur.”[25]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Eğer insanlar dişleri fırçalamanın faydasını bilecek olsalardı gece yatarken fırçalarını kendileriyle yatağa götürürlerdi.”[26]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Peygamber’in (s.a.a) eşi Ümmü Seleme’ye Ali b. Ebi Talib hakkında sorulunca şöyle buyurdu: “Allah Resulü’nden (s.a.a) şöyle buyurduğunu işittim: “Ali ve Şiaları kurtuluşa erenlerdir.”[27]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur:
“Şiilerimiz sadece Allah’tan korkan ve Allah’a itaat edenlerdir. Onlar sadece tevazu, huşu, emanetdarlık ve Allah’ı çok zikretmekle tanınırlar.”[28]
İmam Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Farklı mezhepler (inançlar) sizleri sarsıp saptırmasın. Allah’a andolsun ki ancak aziz ve celil olan Allah’a itaat eden kimse bizim Şiamızdır.”[29]
[15] a. g. e. 19/3
[16] et-Tevhid, 108/5
[17] a. g. e. 141/5
[18] el-Kafi, 1/90/7
[19] Müstetrafat’is-Serair, 141/1
[20] a. g. e. 96/135/68
[21] el-Hisal, 534/1
[22] Sevab’ul A’mal, 276/3
[23] el-Kafi, 2/77/5
[24] a. g. e. h. 9
[25] Hilyet’ul Evliya, 3/184/235
[26] a. g. e. 76/130/17
[27] İrşad, 1/41
[28] Tuhef’ul Ukul, 295
[29] el-kafi, 2/73/1
İmam Muhammed Bâkır (a.s)dan Nasihetler -1
Hz. Muhammed Bâkır’ın (as) Hayâtı
İmam Bakır (a.s) Parlayan Bir Nur