Kur'an-ı Anlamanın Önündeki Engeller -8
İlginç olanı da şudur ki, Kur’an açısından insanların en zalimlerinin bütün özellikleri arasındaki ortak nokta bu zalimler grubunun direkt olarak ilahi ayetler karşısında yer almasıdır. Onlar, deruni mahiyetlerini ilahi ayetlerle çelişik gördükleri için Allah’ın ayetlerini ve hakikatlerini yalanlamaya koyulurlar. Çeşitli bahanelerle hakkın emrini görmezlikten gelmeye koyulurlar. Şüphesiz böyle kimseler, diğerlerine oranla Kur’an’ı anlamaktan en uzak kimselerdir. Bu konunun daha iyi açıklığa kavuşması için Yunus suresi, 15–17. Ayetlere bir göz atalım:
“De ki: Ben, Rabbim'e isyan edersem gerçekten büyük bir günün (kıyametin) azabından korkarım. O gün kim azaptan kurtarılırsa, gerçekten Allah onu esirgemiştir. İşte apaçık kurtuluş budur. Eğer Allah seni bir zarara uğratırsa, onu kendisinden başka giderecek yoktur. Ve eğer sana bir hayır verirse, (bunu da geri alacak yoktur). Şüphesiz O her şeye kadirdir.”[40]
5- Suçlular İnsanların En Zalimleridir
Başka bir ifadeyle Allah’a iftira eden kimseler de insanlara zulmeden kimselerdir ve hem de aynı zamanda suçlulardır. “Öyleyse kim Allah’a karşı yalan uydurandan veya onun ayetlerini yalanlayandan daha zalimdir! Şüphesiz O, suçlu günahkârları kurtuluşa erdirmez!”[41]
O halde zalimler hakkında Kur’an’dan naklettiğimiz bu beş ayete bile teveccüh edecek olursanız Allah’a yalan söyleyen ve ayetlerini yalanlayan bu tür kimselerin ilahi rahmetten mahrum olduklarını ve suçlu sayıldıklarını görürsünüz. Bu da çok önemli ve anahtar nüktelerden biridir ki Kur’ani hakikatleri derk etmek hususunda insanlardan en mahrumları sayılan zalimleri suçlular arasında aramak gerekir. Suçluların özel bir grup olduğunu sanmamak icap eder. Aksine insan israf[42], tekebbür[43], hakka karşı ikrah (iğrenmek, tiksinmek, bir işi istemeyerek yapmak)[44], iman ve elçilere özen göstermemek gibi sıfatlar, birinin vücudunda olursa, aynı ölçüde suçlular safında yer alır ve Kur’an’ı hak ve doğru bir şekilde anlamaktan mahrum kalır. Bu özellikler Kur’an’a yönelişte göreceli olarak var olabildiği için Allah Kur’an nüzulünün beyanının ve ayetlerinin detaylıca açıklanmasının hedeflerinden birinin de suçluların yolunu aydınlatmak olduğunu ifade etmiştir. “Böylece suçluların yolu belli olsun diye âyetleri iyice açıklıyoruz.”[45]
O halde eğer Kur’an’a yönelen bir kimse Kur’an’ı doğru bir şekilde anlamak istiyorsa suçluların özelliklerini kendinden temizlemelidir. Kur’an ayetlerinden ibret almaya karşı lakayt davrandıkça ve hatta Kur’an’dan yüz çevirdikçe suçlularla bir safta yer alacağını bilmelidir. “Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatıldıktan sonra onlardan yüz çevirenden daha zalim kim olabilir! Muhakkak ki biz, günahkârlara, lâyık oldukları cezayı veririz.”[46]
6- İslam’a Davet Karşısında Olumsuz Cevap Vermektedir
“İslâm'a çağırıldığı halde Allah'a karşı yalan uydurandan daha zalim kim olabilir! Allah, zalimler topluluğunu doğru yola erdirmez.”[47]
[40] Yunus suresi, 15 ve 16. ayetler
[41] Yunus suresi, 17. ayet
[42] Bkz. Kur’an-ı Kerim, Yunus suresi, 11- 18, 75 ve 82. ayetler ile Mutaffifin suresi, 29. ayet, Hucurat suresi, 11 ve 12. ayetler, En’am suresi, 123- 124. ayetler ve Hud suresi, 116. ayet
[43] A. g. e.
[44] A. g. e.
[45] En’am suresi, 55. ayet
[46] Secde suresi, 22. ayet
[47] Saf suresi, 7. ayet
Kur'an-ı Anlamanın Önündeki Engeller -1
Kur'an-ı Anlamanın Önündeki Engeller -2
Kur'an-ı Anlamanın Önündeki Engeller -3