Hz. Hasan Askeri (as.)'ın İmameti (4)
Gece olunca babamın yanına gittim ve şöyle dedim: Bugün onca ihtaram ettiğin ve hatta baba ve anneni bile kendisine feda ettiğin O adam kimdi, baba? "O İbn-ur Rıza ve rafizilerin imamıdır." dedi ve sustu. Çok kısa bir süre sonra yeniden söze başladı ve şöyle devam etti: "Oğulcuğum, eğer bir gün hilafet Beni Abbas'ın elinden çıkarsa, O'ndan başka bu işi yürütecek layık biri Beni Haşim arasında mevcut değildir. O faziletinden, nefsini tezkiye ettiğinden ve koruduğundan, zühd, ibadet ve güzel ahlakından dolayı hilafet makamına layık biridir. Keşke O'nun babasını görseydin; azametli, akıllı, iyiliksever ve faziletli biriydi, O. Bu sözleri duyunca bütün vücudum hışm ve adavet ateşiyle yandı yakıldı, ama aynı zamanda O'nu tanımaya daha çok ilgi duydum, buna olan isteğim daha da arttı. Beni Haşim'den, katiplerden, kadılardan, fakihlerden ve hatta normal insanlardan bile O'nun hakkında sorduğumda, O'nu herkesten daha azametli tuttuklarını ve ehli beytindeki diğer şahıslardan daha üstün gördüklerini anladım.
Herkes "O rafizilerin imam’ıdır." diyordu. Ondan sonra, O'nun benim yanımdaki önem ve ehemmiyeti daha da arttı. Çünkü dost ve düşman herkes O'na iyilikle anıyor ve methediyordu.[1]
Bunu rivayet eden Ehl-i beyt düşmanlarından biri olmasına rağmen, bu rivayet İmam'ın ahlaki ve içtimai konumunu açıkça ortaya koymaktadır.
İmam Asker (a.s.)'ın hitmetçisi şöyle diyor:
İmam'ın dar'ul hilafeye gittiği günler halk acayip bir coşku ve heyecan gösteriyordu İmam'ın geçeceği yol, atlarına binmiş kalabalık bir toplulukla doluyordu, İmam geldiğinde ise herkes birden susuyor ve İmam kalabalığın arasından geçerek dar'ul hilafeye giriyordu.[2]
Bu kalabalığı oluşturanların çoğu imam'ı görmek için uzaktan yakından Samirra'ya gelen şialardı. Tabii ki Resulullah(s.a.a.)'in evlatlarına ilgi ve sevgi duyan diğer insanlar da İmam'ı görmek için O'nun geleceği yolda durup kalabalığı daha bir çoğaltıyorlardı.
İmam'ın Tutuklandığı Dönemler
Önceden de değindiğimiz gibi İmam Hadi (a.s.)'ın İmam Askeri (a.s.)'la birlikte Mütevekkil tarafından Samirra'ya getirilmesinin kendisi, İmamları ve onların şialarla olan ilişkilerini kontrol etmek için bir nevi zindan! Etmekten ibaretti. Bazı durumlarda bu baba ve oğlun tutuklanmasında daha çok şiddet kullanılıyordu. Özellikle düzeni tehdit edebilecek boyuttaki olaylar vuku bulduğunda, bizzat İmam'ın kendisi yakın ashabından bazılarıyla birlikte zindana atılıyordu.
İmam Askeri (a.s.)'ın tutuklanması hususunda bazı rivayetler mevcuttur, ancak bazı yönlerden birbirleriyle çelişmektedir. Böyle bir hatanın ortaya çıkmasında bazı sebepler düşünülebilir. Onlardan biri İmam'ın birkaç defa tutuklanmış olması da olabilir, halkın halifelerin adını karıştırmış olması da. Haliyle bu rivayetler bir araya toplandığında ve birbirleriyle kıyaslandığında hakikati ele getirme olasılığı daha da artıyor.
[1] Kafi. c 1, s: 505. Gaybet (Tusi). s: 131-132. Kemal'ud Din. c: 1, s: 40-41. A'lam'ul Vera. s: 357-359. irşad.-3: 338-340. Keşful Gumme. c: 1.s:407
[2] Gaybet (tusi)219
Hz. Hasan Askeri (as.)ın İmameti (3)
Hz. Hasan Askeri (as.)ın İmameti (2)
Hz. Hasan Askeri (as.)ın İmameti (1)
Hz. Hasan Askeri (as.)ın Şialarla İrtibatı (2)
İmam Hasan Askeri (a.s) -3