Amel Defteri (2)
Amel Defterinin Arkadan Verilmesi
Bu ayet ve rivayetlerden şu sonuç çıkarılabilir, amel defterleri arkalarından verilen kimseler, günahlarından dolayı tabiat ve fıtratları değişmiş, kalbleri galabe olmuş ve tersine dönmüştür. Amelleri bu kimseleri geriye döndürmüştür. Bu durum kendilerinde aşikardır.
Bir kimse günah işler ve bu günah isteği dışında olursa, bunu kendi yararını düşünerek yapmışsa henüz insanlık tabiatından çıkmamış ve bu gibi kimselere günah onun şeklini değiştirdi, kalbini ters düz etti denmez. Ama gerçekten günah onun tabiatını değiştirirse bunun hesabı farkılıdır.
Mesela eğer bir kimsenin eşi olmadığı için vesveseye düşer ve neuzü billah (Allah’a sığınırız) istimna yaparsa bu durumda tabiatı değişti diyemeyiz. Ama eğer eşi olduğu halde doğru yoldan şehvetini giderme imkanı varken, sadece istinmaya olan eğilimi üzere bu işe devam ederse ve bu günahı işlemekten daha çok keyf alıyorsa, bu kişi değişmiş, insanî duyguları tersine dönmüştür. Ve bu dönüş kıyamette korkunç bir tecelli edecektir
İşte bu kişinin kalbinde, duygularında, tabiatında ve fıtratında olan değişim ona azap etmektedir. Allah-u Teala’nın onu kıyamette edeceği azap değil. Bu azap bütün azaplardan daha zordur.
Bir kimse sinirlenir de isteği dışında küfür, uyugunsuz ve utanç verici bir söz söyler ve bu davranışından ötürü rahatsızlık duysa bile günah işlemiştir, bu günahın hesabını verecek ve Allah bağışlamayacaktır. Ancak henüz tabiat ve fıtratı değişmemiştir. Ama bir kimse küfür ve uygunsuz söz söylemeyi alışkanlık haline getirir ve doğru konuşmak, edep ve güzel ahlak onun için bir anlam ifade etmiyorsa, ‘rin’e müptela olmuş, bu günah kalbine galebe gelmiş ve onu tersine döndürmüştür.
Amel defteri her kavme uygun olarak verilecektir!
Bu konuda son olarak amel defterlerinin her kavim ve topluluğun zaman , mekan ve buna benzer şartlara uygun özelliklerine göre verilecek olmasıdır. . وَ تَري کُلَّ أُمَّةٍ جاثِيَةً کُلُّ أُمَّةٍ تُدْعي إِلي کِتابِهَا الْيَوْمَ تُجْزَوْنَ ما کُنْتُمْ تَعْمَلُونَ
O gün her ümmeti, diz çökmüş görürsün. Her ümmet, kendi kitabına çağırılır, onlara: "Bugün yaptığınız amellerin cezası verilecektir. ( Casiye suresi, 28. ayet).
Adalet, her kavim ve topluluğun içinde bulunduğu zamanın şartlarına, kültür, ilim ve buna benzer sorunları gözönüne alarak yargılamayı gerektirir. Örneğin ahir zaman halkı olarak gıybet zamanında yaşayan bizler, Peygamber (saa) ve Masum İmamlar (as)’ın olmadığı bir dönemde, insanlar günah işlemekteler bu yüzden daha çok hususlar olacaktır. Bu da rivayetlerde geniş yer almaktadır.
Ensi Nuşabadi
Çeviri: Tebyan
Kıyamette Şefaat
İnsanlık Alemi ve Mead-3
İnsanlık Alemi ve Mead-2
İnsanlık Alemi ve Mead-1
KIYAMET AHVALİ