İslam Usulü Şehir Güzelleştirme -2
Kent ve şehir güzelleştirme eski uygarlıklardan günümüze ulaşmış buluş ve çalışmalardandır ki kaç bin yıl öncesine dayanır. Uygarlık ve medeniyetlerin oluşumu ile kent ve şehir güzelleştirme çalışmalarının da şekil aldığı tarihte görülmüştür.
***
Şehir güzelliştirme önemli ve gerekli çalışmalardan olmasıyla birlikte bu çalışmaların nasıl ve ne şekilde yapılması, insan ruhu ve fıtratına hitabetmesine de dikkat edilmesi gerekir. Burda asıl mesele şehir güzelleştirme çalışmalarında daha doğru ve özenle hazırlanmış planların yapılmasıdır.
İmam Seccad aleyhisselam bu konuda şöyle buyurmuştur:
حَقُّ بَصَرِكَ فَغَضُّهُ عَمَّا لَا يَحِلُّ لَكَ وَ تَرْكُ ابْتِذَالِهِ إِلَّا لِمَوْضِعِ عِبْرَةٍ تَسْتَقْبِلُ بِهَا بَصَراً أَوْ تَسْتَفِيدُ بِهَا عِلْماً فَإِنَّ الْبَصَرَ بَابُ الِاعْتِبَار.
“Gözün (senin üzerinde olan) hakkı, helâl olmayan şeye onu kapamandır; sağ görü kazandığın ibret yeri veya ilim elde ettiğin yer dışında, onu kullanmamandır. Zira göz, ibret alma kapısıdır.” (Tuhef-ul Ukul, s. 257)
Buna göre kent ve şehir güzelleştirme çalışmalarında ilmin ve bilmin en iyi bir şekilde kullanılarak yapılması önerilmektedir ve böylece insanın hayvani boyutundan sıyrılıp insani boyutuna geçmesi sağlanmalıdır.
Bu konuda Kur’an ve Ehl-i Beyt aleyhisselam’dan kısa ve değerli alıntılar yapacağız ve ileride bunlardan bahsedeceğiz.
Hiç şüphesiz tabiat renk ve motifleriyle yapılmış kent ve şehir güzelleştirme, cansız ve monoton şehir hayatında yaşamak zorunda olan insanları depresyon ve sterese sokmakta ve kişileri hayatın yeniliklerinden uzaklaştırmaktadır. Bu yüzden günümüzde şehirde yaşayan insanlar tıpkı ülkemizde olduğu gibi, nüfusun yoğun olduğu Tahran gibi büyük şehirlerden ilk fırsatta kendilerini tabiatın kuçağına bırakmakta, tabiatla içiçe olacakları, rahat bir nefes alacakları yerlere gittiklerini görmekteyiz. Son yıllarda gözle görülür bir artış olan bu şehirden kaçışlar bir çoğunu bu konuda düşünmeye sevk etmiştir. Ama bu büyük sorundan kurtulmanın yolu tabiatı şehre getirmek ve tabiatın renkleriyle şehri boymaktır. Sudan yararlanmak, Kur’an’ın tabiriyle hayat bahşeden, canlılara taze can veren su ( Enbiya süresi, 30. ayet) taze bir nefes, huzur ve mutluğu da beraberinde getirecektir.
İmam Kazım aleyhisselam’dan rivayet edilen bir hadiste şöyle buyurmuştur:
ثَلَاثٌ يَجْلِينَ الْبَصَرَ النَّظَرُ إِلَى الْخُضْرَةِ وَ النَّظَرُ إِلَى الْمَاءِ الْجَارِي وَ النَّظَرُ إِلَى الْوَجْهِ الْحَسَن
Üç şey gözü aydınlatır: Yeşilliğe bakmak, akar suya bakmak ve güzel yüze bakmak (Tuhef-ul Ukul, s. 409)
Buna göre eski İslam ve İran mimari geleneklerinden olan küçük havuzları bahçeye inşa etmek gerekli ve önemli çalışmalardandır.
Seyyit Mustafa Behişti
Çeviri: Tebyan
İslam Usulü Şehir Güzelleştirme -1
Hz. Abdul Azim Asitanesi
Mescidi Camii Varamin