• Nombre de visites :
  • 915
  • 20/11/2011
  • Date :

Nübüvvet Felsefesi -1

nübüvvet felsefesi

Nübüvvet kelimesi sözlükte peygamberlik nebi kelimesi de peygamber anlamındadır. Meşhur görüşe göre bu iki kelimenin kökü olan «نبû kelimesi haber veya Rağıb İsfahani’nin beyanına göre kendisinden ilim veya zanın hasıl olduğu önemli ve faydalı haberler anlamındadır.

Bu özelliği nübüvvet meselesinde görmek mümkündür. Zira ilahi peygamberlerin insanlara bildirdikleri haberler çok değerli ve önemli haberlerdir. Çünkü insanın saadet ve şekavetti peygamberlerin getirdikleri haberlere karşı takındıkları tavırlara bağlıdır. Buna binaen şer’i ıstılahta peygamber; insanlara önemli semavi haberleri bildiren kimsedir.

Burada nübüvvet ve risaletin birbirinin gereksinimi olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Yani peygamberlik ve nübüvvet makamına seçilmiş kimse risalet ve mesaj ulaştırma makamına da sahiptir. Tabii bu sözlerden nübüvvet ve risalet ya da nebi ve resul kelimelerinin eşanlamlı kelimeleri olduğu sonucu çıkarılmamalıdır. Sadece kelam ilminde bu iki kavram birbirinin gereksinimi olan kavramlardır. Nitekim Kur’an-ı Kerim genel nübüvveti dillendirdiğinde bazen nebi bazen de resul kelimelerini kullanmaktadır.

“كَانَ النَّاسُ أُمَّةً وَاحِدَةً فَبَعَثَ اللّهُ النَّبِيِّينَ مُبَشِّرِينَ وَمُنذِرِينَ وَأَنزَلَ مَعَهُمُ الْكِتَابَ بِالْحَقِّ لِيَحْكُمَ بَيْنَ النَّاسِ فِيمَا اخْتَلَفُوا فِيهِ”‌

“İnsanlar tek bir ümmetti. Allah, müjdeciler ve uyarıcılar olarak peygamberler gönderdi ve beraberlerinde, insanların anlaşmazlığa düştükleri şeyler konusunda, aralarında hüküm vermek üzere kitapları hak olarak indirdi.”‌[1]

“لَقَدْ أَرْسَلْنَا رُسُلَنَا بِالْبَيِّنَاتِ وَأَنزَلْنَا مَعَهُمُ الْكِتَابَ وَالْمِيزَانَ لِيَقُومَ النَّاسُ بِالْقِسْطِ”‌

“Andolsun, biz elçilerimizi açık mucizelerle gönderdik ve beraberlerinde kitabı ve mizanı (ölçüyü) indirdik ki, insanlar adaleti yerine getirsinler.”‌[2]

Nübüvvet ve risalet hakkında söylenen şeyler kelam ilmi çerçevesinde söylenen şeylerdi. Yani –Sonradan da belirtileceği üzere- kelam ilmine göre nübüvvet ile risalet aynı şeydir ve nebi ile resul arasında hiçbir fark yoktur. Yukarıda zikredilen iki ayet ve peygamberin risalet ve nübüvvetini dillendiren diğer ayetler nebi ile resulü bir görmektedir. Ancak ilahi peygamberler hakkında mertebe farklılıkları söz konusu olduğundan bazı ayet ve rivayetler nebi ile resul arasında belli bir fark gözetmiş olması mümkündür. Tabii söz konusu fark sorumluluk ve mesuliyetle ilgili değildir. Bilakis bunların diğer sıfat ve özellikleri ile ilgilidir. Nitekim rivayette şöyle denilmektedir: “Resul uykuda ve uyanık halde vahiy meleğinin görüp sesini işiten kimsedir. Ancak nebi sadece uykuda vahiy meleğini gören ve uyanık olduğu zaman da sadece sesini işiten kimsedir.”‌[3]

Söz konusu rivayet tefsir kitaplarında genellikle aşağıdaki iki ayetin beyanında dillendirilmektedir.

وَاذْكُرْ فِي الْكِتَابِ مُوسَى إِنَّهُ كَانَ مُخْلَصًا وَكَانَ رَسُولًا نَّبِيًّا

Kitap’ta, Mûsâ’yı da an. Şüphesiz o seçkin bir insan idi. Bir resûl, bir nebî idi.[4]

وَمَا أَرْسَلْنَا مِن قَبْلِكَ مِن رَّسُولٍ وَلَا نَبِيٍّ إِلَّا إِذَا تَمَنَّى أَلْقَى الشَّيْطَانُ فِي أُمْنِيَّتِهِ

Senden önce hiçbir resûl ve nebî göndermedik ki, bir şey temenni ettiği zaman, şeytan onun bu temennisine dair vesvese vermiş olmasın.[5]


[1] Bakara, 213

[2] Hadid, 25

[3] Usulu Kafi, C. 1, Hüccet kitabı, Resul ile nebi arasındaki fark babı.

[4] Meryem, 51

[5] Hacc, 52

Ulül Azm Peygamberler

RESULLER VE MELEKLER HAKKINDAKİ İNANÇ

Nübüvvetle İlgili Hükümler

Peygamberlerin Sıfatları -1

Peygamberlerin Sıfatları -2

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)