Büyük Din Alimi Şehit Mutahhari -1
Mutahhari, İslam’ın eşsiz medeniyetini ihya etmek için siyasi ve toplumsal bir doktrin geliştirmeye çalıştı. Ayetullah Mutahhari, İslam’ın siyasi ve toplumsal alt yapısını, İslam’ın itikadi ve felsefi boyutlarıyla bağdaştırdı. Bu yüzden dinden bahsettiğinde İslami toplumun siyasi alt yapısını da göz önünde bulunduruyordu.
Rahmetli şeyh Şeltut’un tabiri ile “Mutahhari, kendi çağında tanınmadı, fakat zaman süreci ilerledikçe onun büyüklüğü daha bir anlaşılır oluyor”.
Ayetullah Mutahhari din’i ihlâslı ve derinlemesine inceliyor ve beşeri topluma en canlı ve kalıcı mesajlar iletmeye çalışıyordu. İslam inkılâbı rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei şöyle diyor:
“Eğer insan kendi mesajına inanırsa, inandığını gerçekleştirmek için çaba harcar. Bu konuda en büyük çaba, iman yolunda ölümü bile göğüslemektir. Bu yüzden Kur’an-ı Kerim’de vurgulandığı gibi, peygamber -sav- de ilettiği mesajına inanıyordu. Eğer büyük ve engin fikri birikimiyle rahmetli Şehit Mutahhari örneğinde olduğu gibi, ilettiği mesaj uğruna şehit düşerse, bu mesajın kalıcı olduğu ispatlanmış olur.”
İslam dinini tebliğ eden düşünür ve bilginlerin ittifak kurdukları şey; İslam’ın en mükemmel hak dini olmasıdır. Din araştırmacısı ve âlimi olan üstad Mutahhari, İslam’ın asil düşüncesini dersler vererek, konuşma, vaaz, kitap ve makale yazarak tebliğ ediyordu. Ona göre din, beşeriyetin hidayet nurudur ve temel değişmez ilkelere sahiptir. İlahi nebiler de bu ortak ilkelere bağlıdırlar. Mutahhari’ye göre, Enbiya’nın öğretilerinin ilkeleri birbirine mutabıktı.
Semavi dinlerin “usulu din’i” aynı ve “fûru-u din”i ise farklıdır.Çünkü zamansal ve mekânsal şartlar ve gereksinimler, çevre hayat ve halkın yaşayış biçimi tali meselelerin hükümlerini farklı kılıyordu. Bütün semavi dinlerin biçim ve boyutlarını farklı ve ruhlarıysa aynı olup, tek bir hakikati ifade ediyor. Enbiya’nın talimat ve öğretilerinde insan bir öğrenci gibidir. Peygamberlerse insanı ilkokuldan tutun, yüksek ihtisasa kadarki süreçte eğiten resullerdir.
Şehit Ayetullah Mutahhari, İslam dinini kapsamlı ve gerçekçi realist bir din olarak nitelendiriyor ve bu dinin insanın dünya ile ahiret, beden ile ruhu, akıl ile duygusu, içtimai ve ekonomik ihtiyaçlarını temin edeceğine inanıyordu. Ayetullah Mutahhari, iki faktörün dini anlayış ve yorumu olumsuz yönde etkilediğini belirtiyordu. Bunlardan biri sömürgeci güçlerdir. Çünkü sömürgeci güçler, dinin toplumsal hayattan dışlanmasını ister.
İkinci faktör ise, Müslümanların İslami hakikatlerden gafil olması ve cahil kalmasıdır. Ayetullah Mutahhari şöyle diyor:
“Sömürgeci ve sultacı güçler, İslam ülkelerine sızıp, dinle toplumsal hayatı birbirinden uzaklaştırmaya ve laikleştirmeye çalışıyorlar. Fakat İslam’da “din ile dünya hayatı” birbirinden ayırd edilemez ve koparılamaz.
Mutahhari’ye göre, din’i, taşlaşma ve düşüşten kurtarmak için, onun çok boyutlu özelliklerini kavramak gerekir. Bu yüzden sürekli olarak dinin çeşitli boyutlardan araştırılması ve tefsir edilmesi kaçınılmazdır. Çünkü İslam’ı tanımamak bizi çağdaş dünya sorunlarının kıstacına alır.”
Ayetullah Mutahhari bu konuda şunları belirtiyor:
İslam en zengin manevi birikim olarak bize sunulmuştur. Bu nedenle bizler bu zenginlik karşısında sorumlu davranıp, onu korumalı ve ondan faydalanmalıyız.
Şehit Murtaza Mutahhari nin Şehadet Yıldönümü ve Öğretmenler Günü
Şehid Mutahhari yi Unutmadık-2
Şehid Mutahhari yi Unutmadık-1