• Nombre de visites :
  • 10111
  • 29/11/2010
  • Date :

Kısaca İran Tarihi-1

kısaca iran tarihi

İranlı kavimlerin ilk izlerine Mitanni kabilelerinin önde gelen kolları arasında rastlıyoruz. “Mitra”(Işık Meleği)ya tapınmak bu kabilelerin belirgin özelliklerindendi. Büyük göç ile birlikte gittikleri yeni yerlere kendi töre ve inanışlarını da götüren Ayralar Batı Asyanın yarısında üstünlük sağlayıp gelişme gösterdikleri dönemde “Mitraizm”i komşuları ve diğer kavimler arasında yaymaya muktedir oldular. Öyle ki bu töre Helenizm  medeniyeti ve Hıristiyanlık dinini bile etkisi altına almış ve o günün insanlık aleminin üzerinde tıpkı bir güneş gibi parlamıştır.

İranlı kavimlerin varlığına rastladığımız bir diğer kaynak ise Med kavmi tarihidir. Medler M.Ö. 708 yılında dönemin büyük uygarlıklarının tamamına beşiklik eden Batı Asya’yı baştanbaşa ele geçirdi. Bundan önce (M.Ö. 837)de   Kürdüstan ve bu bölgeye ait  dağlar  Urartu topraklarına kadar Med hükümdarlarından Dudman’ın tarafından ele geçirilmişti. Medler Milattan yaklaşık 1000 yıl önce Hazar’ın doğu kıyılarından geçerek 

 geldikleri İran’da yerleşerek kurdukları ilk etnik  devletlerini büyük bir imparatorluğa dönüştürmüşlerdir. Nitekim Med İmparatorluğunun varlığı Kurus eliyle Asur Krallığının sonunu hazırlamıştır.

Tarihlerde yazılı tarih öncesine ait bilgileri kabul edecek olursak Medlerin (dolayısıyla da İranlıların) ilk kralı Dioces’tir. Söz konusu topraklarda krallık rejiminin yerleştiği günden itibaren kısa duraklamalar hariç, İran şehinşahlık tarihinin kan, öfke, gazap ve zulme dayalı çizgisin 20.yy’ın son çeyreğine kadar devam ettirmiştir. Despot ve diktatör rejimleri yok etmek amacıyla, sesini Hz. Muhammed (s.a.v)’in “Kuvvetle Allah’ın ipine sarılınız” çağrısıyla duyuran din-i İslâm’da, Emevi ve Abbasi devletlerinin ortaya çıkmasıyla dinin ve ilk günkü saf, berrak cephesinin tahrip edilmesiyle oluşan şüpheler İslâm risaletinin koruyucu   olduklarını  iddia  eden   saltan  devletlerinin meşruluk  zemini haline gelmiştir. İlginç olanı şu ki; tarihin belirli bir döneminde orta ve batı Asya’nın tamamını egemenliği altına alan bir imparatorluğun son hanedanları  (Pehlevi hanedanı) İslâm nizamının ve kültürünün dorukta olduğu, dünyanın yarısından fazlasını hakimiyeti altında bulundurduğu bir zamanında bile vahşi  hayatlarını sürdüren devletlerin talimatlarını bekler bir duruma gelmiş olmasıdır.

Med İmparatorluğunun yıkılarak Pers (Ahemenidler) devletinin kurulmasıyla başlayan İran tarihin devirlerini “İslâm Devrimi öncesi tarih” ve “İslâm Devrimi sonrası  tarih” olmak üzere iki ana bölümde inceleyebiliriz.

İslâm devrimi öncesi  ve  İslâm devrimi sonrası (1996 yılına kadar) İran tarihinin genel hatları:

Milattan Önce:

Yıl 1000 : Medlerin İran’ın kuzeyine yerleşmesi ve Med Krallığının kurulması,

Yıl 807: Urartu (Ermenistan) topraklarının ele geçirilmesi; Batı Asya’nın baştan başa Medlerin kontrolü altına girmesi,

Yıl 531-550: Pers kökenli Hehamenişiler vasıtasıyla İran İmparatorluğu’nun temelinin atılması,

Yıl 334: Makedonyalı İskender’in saldırısı ve Hehamenişi hanedanlığının (Eşkanlar) kurulması,

Kaynak: İran Kültürevi


 

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)