Son Dakikaya Bırakılan Namaz 2
Namazımı kıldım. Orucumu tuttum. Farz olan ne varsa yerine getirdim. Haramlardan kaçındım..” Kirpiklerinden aşağı gözyaşları dökülürken, “Rabbimi seviyorum, en azından sevdiğimi zannediyorum. ” diyordu. Ama bir yandan da ” O’nun için ne yapsam az, Cennet’i kazanmama yetmez. ” diye düşünüyordu. Tek
sığınağı Allah ‘in rahmetiydi. Hesap sürdükçe sürdü.
Boncuk boncuk terliyor;sırılsıklam olmuş, zangır zangır titriyordu. Gözleri terazinin ibresindeki neticeyi bekliyordu. Sonunda hüküm verilecekti. Vazifeli melekler ellerinde bir kagit, mahşer meydanında ki kalabalığa döndüler. Önce ismi okundu. Artık ayakları tutmaz olmuştu. Neredeyse yığılıp kalacaktı. Heyecandan gözlerini kapamış, okunacak hükme kulak kesilmişti.
Mahşeri kalabalıktan bir uğultu yükseldi. Kulaklari yanlış mı duyuyordu?İsmi cehennemlikler listesindeydi. Dizlerinin üstüne yığıldı. Hayretten dona kalmıştı. “Olamaaaazzzz” diye bağırdı. Sağa sola koşturdu.
“Ben nasıl Cehennemlik olurum?Hayatım boyunca hizmet eden insanlarla birlikte oldum. Onlarla beraber koşturdum. Hep Rabbimi anlattım.” diyordu.
Gözleri sağanak olmuş, titrek vücudunu ıslatıyordu. Vazifeli iki melek kollarından tuttu. Ayaklarını sürüyerek ve kalabalığı yararak alevleri göklere yükselen Cehennem’e doğru yürümeye başladılar. Çırpınıyordu. Medet yok muydu?Bir yardım eden çıkmayacak miydi? Dudaklarından kelimeler kırık dökük, yalvarmayla karışık döküldü.. “
Hizmetlerim… Oruçlarım…. Okuduğum Kur’anlar…… Namazım…. Hiçbiri beni kurtarmayacak mı? ” diyordu. Bağıra bağıra yalvarıyordu. Cehennem melekleri onu sürüklemeye devam ettiler. Alevlere çok yaklaşmışlardı. Başını geriye çevirdi. Son çırpınışlarıydı.
Resulullah, “Evinin önünde akan bir ırmak içinde günde beş defa yıkanan bir insanı o ırmak nasıl temizler, günde beş vakit namazda insani günahlardan öyle temizler.” buyuruyordu.
“Oysa ki benim namazlarım da mi beni kurtarmayacak?” diye düşünüyordu. “Namazlarım….. Namazlarım…. Namazlarım. ” diye diye hıçkırdı.
Vazifeli melekler hiç durmadılar. Yürümeye devam ettiler; Cehennem çukurunun başına geldiler. Alevlerin harareti yüzünü yakıyordu. Son bir defa dönüp geriye baktı. Artık gözleri de kurumuştu. Ümitleri sönmüştü. Başını öne eğdi. Iki büklüm oldu. Kollarını sıkan parmaklar çözüldü.
Cehennem meleklerinden birisi onu itiverdi. Vücudunu birden bire havada buldu. Alevlere doğru düşüyordu. Tam bir iki metre düşmüştü ki, bir el kolundan tuttu. Başını kaldırdı. Yukarıya baktı. Uzun beyaz sakallı bir ihtiyar onu düşmekten kurtarmıştı, kendisini yukarıya çekti.
Üstündeki başındaki tozu silkerek ihtiyarın yüzüne baktı. “Siz de kimsiniz?” dedi. İhtiyar gülümsedi: “Ben senin namazlarınım.” “Neden bu kadar geç kaldınız? Son anda yetiştiniz. Neredeyse düşüyordum. ” dedi…
İhtiyar yüzünü gererek, tekrar güldü; başını salladı;
“Sen beni hep son anda yetiştirirdin, hatırladın mı?..”
Secdeye kapandığı yerden başını kaldırdı. Kan-ter içinde kalmıştı. Dışarıdan gelen sese kulak kabarttı. Yatsı ezanı okunuyordu.
Bir ok gibi yerinden fırladı. Abdest almaya gidiyordu.
Son Dakikaya Bırakılan Namaz 1
İnsanın miracı, namaz