Ortak olmak isteyen iki kişi, mallarından bir kısmını birbirinden ayrıt edilmeyecek şekilde karıştırıp, herhangi bir dille ortaklık akdini okurlar veya şerik olmak istediklerini ifade eden bir iş yaparlarsa, onların ortaklıkları sahihtir. |
Birkaç kişi, örneğin tellaklar (=hamam kesecileri) aldıkları parada ortak olmayı kararlaştırırlarsa, bu ortaklık sahih değildir. |
İki kişi, her birinin kendi hesabına bir malı satın alması ve karşılık olarak verilmesi gereken bedelin kıymetini bizzat kendisi borçlanması hususunda anlaşıp, aldıkları mal ile menfaatinde ortak olmayı kararlaştırırlarsa, bu ortaklık sahih değildir. Ancak malı veresiye alması için onlardan her biri diğerini vekil eder, daha sonra ortakların her biri diğerinin de borçlanması için malı kendisi ve ortağı için [veresiye olarak] alırsa, bu ortaklık sahihtir. |
Ortaklık akdi okuyarak birbirleriyle ortak olmak isteyen kimselerin baliğ ve akıllı olmaları, akdi bilerek okuyup, birileri tarafından zorlanmamaları ve de kendi mallarında tasarruf hakkına sahip bulunmaları gerekir. Dolayısıyla kendi malını boş yerlere harcayan sefihin, eğer şer'î hâkim tarafından kendi mallarında tasarruf hakkını kullanması yasaklanırsa, ortak olması sahih değildir. |
Ortaklık akdinde, çalışan kimsenin veya diğer şerikine oranla daha fazla çalışan ya da çalışmayan veya az çalışan kimsenin daha çok kâr alması şart koşulursa, alınan bu karara uyulması gerekir. |
Ortaklık kurarak elde edilen kazancın hepsini ortaklardan sadece birisinin alması kararlaştırılırsa, ortaklık sahih olmaz. Ancak, zararın hepsini veya çoğunu bir kişinin karşılaması kararlaştırılırsa, hem ortaklık hem de alınan karar sahihtir. |
Eğer şeriklerden birinin, kârdan fazla alması şart koşulmamışsa, ortakların sermayeleri aynı miktarda olduğu taktirde, zarar ve kâr eşit olarak aralarında paylaşılır. Ancak, sermayeleri aynı ölçüde olmazsa, kâr ve zarar da ortakların sermayesine oranla taksim edilir. Meselâ, ortak olan kişilerden birinin sermayesi diğerlerinin iki katı olursa, ister ikisi de aynı oranda çalışsın veyahut birisi az çalışsın veya hiç çalışmasın, ona düşen kâr ve zarar payı da iki kat olacaktır. |
İki kişi, ortaklık akdinde her ikisinin de birlikte veya her birinin tek başına yahut yalnızca birisinin alış veriş yapmasını şart koşarlarsa, koştukları bu şarta göre amel etmeleri gerekir. |
Ortaklık akdinde sermaye ile hangisinin alış veriş yapacağını belirtmeyen ortakların hiç birisi diğerinin izni olmadan, o sermaye ile alış veriş yapamaz. |
Şirkette bulunan sermayenin yetkisi ortaklardan birine veri-lirse, o kimsenin ortaklık kararlarına göre hareket etmesi gerekir. Me-selâ, şirketin sermayesi ortaklardan birine verilerek onunla veresiye bir mal alması, onu peşin satması veya malı belli bir yerden satın alması şart koşulursa, bu kararlara uyması gerekir. Ancak, şirket tarafından herhangi bir karar söz konusu olmazsa, genel sözleşmeleri dikkate alarak şirketin zarar etmeyeceği bir şekilde alış veriş yapmalıdır. Örneğin, normal olarak peşin satması veya yolculuğa çıktığında şirketin malını yanına almaması gerekirse, böyle yapmalıdır. Ama genellikle sözleşmelerde malın veresiye verilmesi veya yolculukta yanına alınması yay-gınsa, bu şekilde hareket edebilir. |