Hz. Fatıma’nın (sa) Hayatı
Hz Fatıma (a.s), Hz. Resulullah (s.a.a)’in Hz. Hatice’den doğan kızıdır. Resulullah (s.a.a)’in davete başlamasının beşinci yılı, Cemadiy’ul- Ahir ayının 20. Cuma günü doğmuşlardır.
Manen mütevatir sayılabilecek hadisler gereğince Resulullah (s.a.a);
“Kim Fatıma’yı razı ederse beni razı etmiş, beni zarı eden de Allah’ı razı etmiştir. Kim Fatıma’yı gazaplandırırsa, beni gazaplandırmış, beni gazaplandıran da Allah’ı gazaplandırmıştır.” diye buyurmuştur.
Bu hadis-i şerif bile Hz. Fatıma (a.s)’ın günahlardan masum olduğunu göstermekte ve Hz. Fatıma’nın rıza ve gazabının hüccet olduğunu ispatlamaktadır. Hz. Peygamber (s.a.a) Hz. Fatıma’ya olan sevgisi vasfedilmeyecek derecedeydi. Resulullah (s.a.a); “Fatıma benim bir parçamdır.” diye buyurduğu, yola çıktığında Hz. Fatıma’nın evine uğradığı ve döndüğünde de ilk uğradığı yerin O’nun evi olduğu nakledilmiştir.
“Gerçekten Allah, siz Ehl-i Beyt’i her türlü ricsten (günah ve kötülüklerden) temizlemeği irade etmiştir” ayet-i kerimesi nazil olduğunda, Hz. Resulullah’ın Ümm-ü Seleme’nin evinde Hz. Ali’yi, Hz. Fatıma’yı, Hz. Hasan’ı ve Hz. Hüseyn’i kendi abası altına toplayarak; “Allah’ım, şahit ol ki bunlar benim Ehl-i Beyt’imdir” buyurduğu ve bunun üzerine Ümm-ü Seleme’nin de; “Ben de Ehl-i Beyt’ten miyim?” diye sorduğunu ve Hz Resulullah (s.a.a)’in; “Senin de makamın yücedir, ama Ehl-i Beyt’ten değilsin” buyurduğu müşterek hadislerce nakledilmiştir.
Hz. Fatıma (a.s), Hz. Ali’nin eşidir. Resulullah (s.a.a); “Ali olmasaydı Fatıma’ya eş bulunmazdı.” diye buyurmuştur. Hz. Ali’nin savaş meydanlarındaki cihadına en büyük yardımcı Hz. Fatıma idi. Hz. Fatıma (a.s) eşinin evde bulunduğu ve bulunmadığı dönemlerde evi en güzel şekilde idare eder ve eşinin rızasını kazanırdı. Hz. Fatıma (a.s), Hz. Hasan ve Hz. Hüseyn gibi İmamların annesidir. Cennetin gençlerinin efendileri olan Hz. Hasan ve Hz. Hüseyn’nin bütün güzel hasletleri, annelerinin sahip olduğu ahlaki erdemleri yansıtan bir ayna olarak görülmelidir.
Hz. Fatıma (a.s)’ın züht ve ibadetine gelince, bir çok geceleri ibadetle geçirdiği nakledilir. Her namazdan sonra okunması sünnet olan Fatımat’üz-Zehra’ya Resulullah tarafından bir hediye olarak öğretilen Fatımat’üz-Zehra Tesbihatı (34 defa Allah-u Ekber,33 defa Elhamdulillah, 33 defa Sübhanallah ) O Hazretin ibadetteki yüce makamına bir işarettir.
Hz. Fatıma’nın mübarek ömrü 18 sene gibi çok kısa bir süre olmasına rağmen ilimdeki makamı o dereceye varmıştır ki Kur’an’nın tefsiriyle ilgili buyurukları Hz. Ali (a.s) tarafından kaleme alınmış, bu yolla meydana gelen kitap Ehl-i Beyt İmamlarının ilmi kaynaklarından biri olmuştur. Böylece O Hazret sonradan gelen İmamlar için bir muallime sayılmalıdır.
Hz.Fatıma (a.s) Resulullah (s.a.a)’ten sonra çok kısa bir süre yaşamıştır. Bu süre bazı nakıllere göre, altı ay bazısına göre de 95 veya 100 gündür.
Hz. Fatıma (a.s) Medine’de vefat etti ve vasiyeti üzerine geceleyin gizlice defnedildi; bu yüzden O Hazretin kabrinin yeri şimdiye kadar gizli kalmıştır.
Hz. Fatımanın Ev İşlerine Bakması
NÜMUNE KADIN, HZ.FATIMA(s.a)